Gün geldi gitti senin anlayacağına
Kavaklara
Söğütlere
Ordaki dağa, örtüsünü sandallarını toplamış sahil kıyılarına, denize, büyük caddelere ve arka sokaklara
Penceresi açıktı, kenarından etrafa baktığı seyirlere bulanmış bakışlarla sarkmış uzanmış saksı çiçekleri
Ve kar ile kışın evlerinde oturanlar dışardan içeriye çekildi
Ne duydu ne gördüyse sırdaş olarak ışığı ve ateşi bölüşürcesine
Gece kendi namına bilinen zindanlara gardiyan ve hükümran imiş,
Yağmurmuş, birlikte ıslandığı her şeyden evvel kendi kendine sırılsıklam saçaklarıyla
Uyku, yerini döşeğini düşünü biliyor ya uyku…
Vakit aralık olunca
Karla karışık ayaz buz selam sabahları esip gelince
Aşka erişip varınca yol, gideceği yeri
Kol, çalacağı kapıyı
Rüzgar, döneceği pervaneyi
Divanelerde rüzgar gülü dönen hasret nasıl ki
durup dinleneceği huzuru sefayı hal yarenliğine katarak
Bahçesi balkonu çiçeği çeyiziyle hani vardır ya süslenmiş yatakların ve odaların sımsıcacığı ve en güzeli
Sevgilinin koynunda konaklayıp evcil kalmaya yetişip varınca,
Nerde ve kiminle sarılıp sevişmesini bildikten sonra
Uyku yurdunu yerini biliyor uyku
Aralık/24
Seyfi Karaca
Kayıt Tarihi : 4.12.2024 15:30:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!