Karanlık, gizem dolu bir dünyaya adım attım,
Korkuyla titriyordu bedenim, yüreğim sızlıyordu.
Gölgeler, köşelerde saklandı, sessizce fısıldadılar,
Karanlık perde altında kalan korkuları uyandırdılar.
Bir anons gibi çınladı adımlarım, koridor boyunca,
Yankılanan seslerin ardında saklıydı şeytanca hayaletler.
Gözlerim kamaştı, bilinmeyenin korkusu beni sardı,
Kalbim hızla çarparken, nefesim boğazımda düğümlendi.
Perili odalarda ruhlar dolaşıyor, figürler dans ediyor,
Bir çığlık, bir inilti, hüzün dolu bir nağme yükseliyor.
Gölgelerin arasından bana bakan bir çift kırmızı göz,
Korkuyla doldurdu ruhumu, adeta bedenimi dondurdu.
Rüzgar, hışımla kapıları çarptı, camlar titredi,
Sesler, çığlık çığlığa doldu etrafımı saran karanlıkta.
Bir hayaletin nefesi ensede, ürperdim, dondum kaldım,
Korku, tüylerimin arasından derinlere işleyen bir hançer gibi saplandı.
Gökyüzünde yıldızlar kaydı, ay tutuldu, gece ilerledi,
Korkuyla sarıldım içime, umutsuzca kurtulmayı bekledim.
Gizemli dünyanın sırlarını çözmek için cesaretle adım attım,
Korkuyla baş başa kaldım, yüzleştim en derin korkularımla.
Karanlıkta kaybolmuş bir ruh, fısıltılarla kulağıma konuştu,
"Korku, cesaretin sınavıdır" dedi, yüreğime dokundu.
Korkularımı yüzleşerek aşmalıyım, dedim kendime,
Ve cesaretin kollarında, karanlığın üstesinden geleceğim.
Gözlerimi kapattım, korkularımı geride bıraktım,
Işığa doğru adımlarımı attım, cesaretimi hissettim.
Korkunun üstesinden gelmek için içimdeki gücü uyandırdım,
Ve artık korkuyla değil, cesaretle yürüdüm hayatın içinde.
Kayıt Tarihi : 24.5.2023 00:18:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!