Tüm ağrılarım yalnızlıklarımı buluyor nedense… sırtını yaslayacağın insan yoksunluğu devasa özgürlüklerin ardına gizliyor ısınma ihtiyacını.. aşk.. üç kelimede oyun döngüsü… aşk sıkılgan bir gelincik gibi… zorlamanın soldurmaktan ötesine gitmediği….
Saklanıyorum bendim ardına.. tüm kazaklarımı söküp teker teker yumaklara batırır gibi batırıyorum tığları çarşaflara… aşk.. yine bulanmazda… bunca gizem bunca inat.. bunca itiş kalkış ve bunca itiraz… aşk? Bir şarkının unutulan ama yine de öylesine mırıldanan sözcükleri gibi.. ağzından çıkan anlamsız ses kırıntılarını ardına bırakman gerektiğini anlamak ise… acı mı? Değil.. sadece gerçekçi…
Kozalakları bilir misin? Eline alsan buruştursan su vermesen hatta ağaçtan koparsan bile uzunca bir süre olduğu haliyle korur kendini… lakin kupkuru bir sonbahar gibidir içi… yüze güzel içe lal… bir de tepinirsen üstünde……….
Bilmiyorum.. aşk denilen şey ne vakit gelir geçer gönlümden.. ne vakit ya düpedüz deli eder ya da adam gibi adam… biliyorum.. bunca şüphedeyken varlığına, olasılığı beni yerle bir eder…
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Gün gene geceye dururken çinili camlar ardında,yalnızlığımı 3 aylık bebe gibi besliyorum koynumda...asla gelmeyecek bir yolcuyu bekler gibi bekliyorum omzumdaki kayalıklarda..
Ve dahi ayak izlerime basarak yürüyorum kendi kumsalımda...
........ÇOK TATLI OLMUŞ...BANA GÖRE HARİKA DİZELER...Kutluyorum Aslı.Ant+10 tam puanımla.
Aslıcığım merhabalar bakıyorum hala bildiğim ve bıraktığım yerde duruyorsun, yapma bunu olurmu kendini koyuverme, aşk sıkılgan bir gelincik değil, önce ne istediğine bak, sonra kim olduğunu sorgularsın ama önce yüzleşmen gerekiyor.
Bilmiyorum.. aşk denilen şey ne vakit gelir geçer gönlümden.. ne vakit ya düpedüz deli eder ya da adam gibi adam… biliyorum.. bunca şüphedeyken varlığına, olasılığı beni yerle bir eder…
aşktan korkuyorsun sen ve vereceği acıyı hesaplama yoksa adı ne olur Aslıcan...
Gün gene geceye dururken çinili camlar ardında, yalnızlığımı 3 aylık bebe gibi besliyorum koynumda… asla gelmeyecek bir yolcuyu bekler gibi bekliyorum omzumdaki kayalıklarda..
gün sızlamalarım sorgusuzca emzirirken geceye yalnızlığımı, gebeliği inatla sömürürdü benliğim.
bekleme Aslıcan boşuna bekleme, içindeki sen'e doğru yürü sadece, aynadaki perdeli yüzüne örtün sadece, göreceksin sevgi zaten orada fışkırıyor...sevgilerimi gönderiyorum o güzel ve sıcacık yüreğine....
aşk.. üç kelimede oyun döngüsü… aşk sıkılgan bir gelincik gibi… zorlamanın soldurmaktan ötesine gitmediği….
ahh aslı şahin sen busun işte,yine muhteşem bi güzellikle buluşturdun beni...ne güzel anlatmışsın kimsenin anlatamadığı o efsunlu kelimeyi...herkesin kendine göre bi tarifi vardır aslında aşkla ilgili...ama sanırım çoğunluğu acılı bi sos olarak almayı yeğliyor...aşk:Acıya Şikayetsiz Katlanmaktır belki de...kimbilir...
mükemmel bir deneme...
tema ve anlatım çok güçlü bir yürek akıntısı...
yüreğin kendisini resimlemesi gibi...
duyguları dökmesi...
selam ve saygılarım kaleminize...
yüreğiniz daim olsun...
yüreğinize sağlık
Bu şiir ile ilgili 5 tane yorum bulunmakta