KARADUT'UN TADI (Beyazın adı ...

Silkelenen dutlar misali
Sapır sapır döküldü
Hayallerim yerlere
Ne kadar istesem de
Dönüşmedi hiç biri gerçeğe

Rüzgarın kıvrak dansıyla
Nasıl da tiril tiril titrer
Atlas kumaşlar gibi
Yemyeşil yaprakları
Almıyor insanın aklı
Meğer içinde ipekler saklı

Ballanmış mevvaları
Nakıl olmuş salınıyor
Uzanmış yere dalları
'Buyrun yiyin' dercesine
Misafire ikram edercesine

Boyanacak diye ellerim
Yüzüm gözüm
Hiç vazgeçer miyim?
Tadına bakmadan
O güzelim
Karaduttan
Morarırsa morarsın dudaklarım dilim
Dut rengini kuşansın giysilerim
Tırmandım ağaca bir kere
İnmeye yok niyetim................

DOST KALEMLER:

ne dudumuz oldu
ne dut ağacımız
ben çocukken
söküldü bağımız
H. YUSUF ŞAHAN (KARGITAY)

Dut ağacı, dut ağacı
Çok ballanmışsın
Balın derdimin ilacı
Dalında sallanır
Gölgende otururum
Bir de türkü tuttururum

'Dut ağacı, dut ağacı..
Sevdalım başımın tacı..'
TALAT SEMİZ

Kara dutum tane tane
Sanki minik bir salkım
Acıkırsam yerim seni
Yeter ki olsun iştahım

Kutluyorum İnci hanım...

Kadir Tozlu