iyilik saatlerini nerde bıraktın ey gönül kuşum
hiç böylesini görmemiştim
ve bu yağmur böceklerine aldırmazlık
yüreğini taşıyacak gücün yoksa
bırak özlemeyi nihavend zamanlarını
bak artık
benim bile gözlerimde
o kara kuru peşrev
azıksız çıkıyorum
son kadehimi kaldırma yolculuğuma
ne kalbimin kırıklığını karşılayacak bir sardunya sadeliği
ne boynumu saracak ekmek kokulu bir unutmazlık
beni tutacak bir ihanet bile kalmamış şehirde
ağaçları bırak yeşillikleriyle kalsınlar gönül kuşum
yalnızlık almaz hiçbir canı mektupsuzsa gözyaşları
kemane sesli içsel seslenişli ağlayışlarını paylaş yaz aylarıyla
kışa büyük ağlamalar hazırla gözlerinin tuzu sarsın seni
atla hayatın üstünü en akıllı işini yap yalancıksızlığının
atla hayatın üstünü
atla
ulaş benim gibiliğe
ne hayat ne kaldırımların gri sarsıcılığı
çizdim üstünü zamanı dolduran ne varsa
bu kırmızı temaşa bu pembe geceliği dokunuşların
görmüyorum hiçbirini göz kırpışındayım salıncaklarımla
yakamoz yüklü saygınlığına ölüyorum göz göre göre
haksızca ölüyorum affet beni
ölüm bana değil ben ölüme haksızlığım şimdi
babasız geçirilen bir bayram gibi
sağanağınım… bol adımlarımla yürünmeye doyar yeryüzü
bunu bildiğini biliyorum gönül kuşum…
Kayıt Tarihi : 18.4.2011 01:11:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!