afrika açlığın ve gözyaşının memleketi
çatlamış topraklara güneş bir başka bakıyor
kavuruyor kıtayı sefalet
sokaklar bir başka
zulüm ve açlık kokuyor
ana kucağında bebekler ölüyor
hayal ettikleri
bir lokma ekmek, bir yudum su oysa
kenya,etiyopta somali
oralarda doğmak suç
su yok,hayat yok
bir tek parlayan gözleri kalmış afrikalı çocuğun
birde ölümü beklediğin an
kurudu güneş
mızrak gibi saplandı yüreğime
beyaz düşler diyarından
mısralarıma kum gibi düştü kelimeler
bir afrikalı çocuk ağlar içimde
avazlar büyük sahranın kum tepeleri
çıplak ayaklı çocuk
güneşin tomurcuğu
sende bir kuzucuksun
kimsesiz oğlu kimsesiz
sahipsiz afrika
afrika yoksul
çatışma ve darbelerin yoğun yaşandığı coğrafya
öylesine açsın öylesine susuz
bahtın da yüzün kadar kara
acı rüyalarla büyüyen
hüzünlü bir serapsın çöllerde
çaresizce
gecelerce
bir çocuğun kucağında
her gün bin kez ölür afrika
cennet kuşlarının yanına ruhu uçar benjaminlerin
burundi’de ölü kokar topraklar
sudan’ın gülücükleri acı
bakışları nefret uganda’nın
kenya da uykular kabus dolu
aç,sefil,perişan ruanda
zindanlarda işkencede mozambik
cibuti bir lokma sevgiye muhtaç
yürekler acısı eritre
yediği,içtiği…alev etiyopya
zambiya köz-ateş,alaz
bitmeyen zor savaşların ülkesi sudan
zeytin karası gözleri somalili çocuğun
yirmi dört saat ölüm yaşar tanzanya
yüreğim hep sizin için çarpıyor
bombaların altında ki size ağlıyorum
paramparça bedenleri mamibyalı çocukların
gambiyalı bir sabi gecelerce rüyamda
azraille kucak kucağa gana
bahtı kara nijerya
utangaç bakışlı mali
sevgi görmemiş bir tohum senegal
kızgın bir çöl çocuğu çad
aksamın kızıllığında güneşin ölümünü izlerken angola
bir siyah gül kamerun
bir afrika türküsü gabon
fas koyu akşamın yalnızlığı
gri gölgeli pramitlerin doğurduğu Mısır
kara kıtanın kara bahtlı çocukları
sahra çölünün öksüz ve yetimleri
afrikalı çocuk ağlarken hıçkıra hıçkıra
seheri bekleyen çiy gibi
demlenmeyi bekleyen çay gibi
siyah balonlarda uçmayı bekliyor oralarda
yüreği yumuşak kurşun kalemler yazmayı bekliyor
güneş kavururken
gökyüzünü arıyorum çöllerde
afrikanın parıl parıl parlayan bir şehrinde olmak istiyorum
küt saçlı kara bir çocuğa umut olamayacağımı bile bile
parlak bir yıldız olmayı istiyorum
hastalıkların ve yoksulluğun kasıp kavurduğu kara kıtada
afrikalı çocuk olmak istiyorum bugün
umuttur çocuk olmak
hep bir umut
her zaman daha temiz
daha masum
daha güzel
bir çocuk ölür yüreğimde
susuzluktan çatlamış dudakları
sağ yanına düşer zeytin bakışları
bakar siyah siyah
kendisine beyaz beyaz bakanlara
bir kırıntı sevgi ister afrikalı çocuk
teni topraktan daha siyah
yüreğinde hançer yarası
ve dahi kızarmış gözleri ağlamaktan
iyi adamlar gelecek bir gün
işte o zaman gülecek o zeytin gözlü
hiç solmayacak beyaz zambaklar afrika’da
bugün yine binlerce afrikalı çocuk ölecek
mezarı sahranın sarı kumları olacak yine
onlarca akbaba ziyafet çekecek biliyorum
siyah çocukların bedenleriyle
unuttum tebessümü , gülmeyi
sanki o afrikalı çocuk benim
redfer
Kayıt Tarihi : 8.5.2022 18:49:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![İlyas Kaplan](https://www.antoloji.com/i/siir/2022/05/08/kara-kitanin-kara-bahtli-cocugu.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!