Kar gibi gel, kar gibi git Sen (716)

Kar gibi gel, Kar gibi git sen... Eski yıl bitmeden, yeni yıl gelmeden gelmeni isterdim ya. Artık istemiyorum. Şu yağan karı seyrediyorum, Sensizliğin penceresinden...
...
Bıçak soksan gölgeme sıcacık kanım damlar...
Diyor şair...
...
Ne gelen var. Ne kapı çalan var penceresiz eve...
Sen gelmezsen yanmaz hiç ışıklar...
Önümde giyinir - soyunur perdeler...
Burada her sigara sensizlikten yanar...
Burada her derin nefes seni içime çeker...
....
Bağlanma bu kadar. Çekip gider bir-gün.
Çekip gider. Sonra da kader bu der! !
Kader nedir. Ne değildir bilmeyi bilmeden...
Burada pusu kurmuştur en tatlı uykuda bile.
Sensizlik. Sensizlik... Pusu kurmuş-sundur, sen.
Bağlanma bu kadar. Bağını çözer bir gün...
Aynan olsa aynadan bile gider bir gün...
Tutamazsın güneşi...
...
Bıçak soksan.
Gölgeme...
Sıcacık kan...
Sıcacık kanım damlar... Der şair...
Kanımca kanımda bir tek sen var-sındır...
Sen bile gece kadar kara. Kar kadar beyaz.
Değilsindir...
Gül kadar diken de gerçeğimdir.
Şimdi her gömdüğüm acılar...
Yine aynı yerdeler... Yine filizlenir...
Yine aynı yerdeyiz senle ben...
Yeni bir yıl dedikleri eskisinden de beter...
...
Gir de bir bak ülkeme başsız başsız adamlar...
Adamlar dediği şairin,
Ya uykudalar şimdi.
Ya sızıyorlar bir köşede...
Üzülme sen...
Böyle gelmişte...
Kimse söylemiyor böyle gidecek diye...
Bu ömür böyle hercai bitecek diye...
Korkmuyorum artık...
Senden de korkmuyorum.Azrail...
Gel hadi kavuştur sana beni...
...
Uyu. Sabaha belki 3 saat,
Belki de daha çok var! Senin olmadığın yatakta zehir etmişsin bana uykuyu. Uyu sen. Ben nöbet tutarım bu baş-ağrısı AŞK için.

...

Gelişinde gidişinde kar gibi olsun emi, 2015

Seninde 'Sevda' nedir bilmez sevgili...

İbrahim Arslan.
(yeni bir yılın ilk saatlerinde)

01.01.2015