Ve insan karnı delik bir canlıdır,
gözünün çukuruna denk
arkası kesilmez bir iştahla yer istakozu
ve içer oldu susuz denizi.
Ölüm, ölümü doğurmaz da üstelik;
ölüm sonsuz bir nefese bend çeker
kâh ateşli kâh yeşilli sönmüş vasiyetlerde.
Padişahın çok yaşanacak selamını ilettim
mısırda kutsanmaktan vazgeçilen özgürlük heykeline.
Ve dolan ve boşalan, kayıklarca su alan,
balıklarca Yunus taşıyan oksijen hatrına
yüzüme üfle.
Benim için kurtuluş nedir, göster aleme!
Vebamı bulduğum ve belâmı aradığım kayıklarca
paraşüt kere çekiliyorum sırtımın etlerinde.
Yuh ceddine!
Oltaya seçilen balığım;
mermiye evrilen kuş
ve aslana biçilen boğa.
Niye ?
Hey ki hey!
Ağzındaki salyayı silmedin,
yosun bağlamış timsahının gözyaşı,
saf suyu beklerken tükenmiş ham petrol rezervin,
kapı çalacaksın,
isim soracaksın,
aman edeceksin
kime ?
Kayıt Tarihi : 5.9.2019 22:47:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Dinlemiş lejyoner çayı yeniden pişiyor.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!