Kapıları açık tutmak gerek!

Safiye Ünlü
11

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Kapıları açık tutmak gerek!

-yaa anlatsana İlhan abi şu Ayşe halanı ziyaretini! bak safiş bayılacaksın
-safiye hanımın kafasını şişirmeyelim şu güzel gecede…
-estağfurullah, doğrusu merak ettim bende,

“şimdi efendim, aslen Trabzon, Sürmeneliymişiz biz, ben bilmem oraları. Yıllarca yurtdışında yaşadım, aslında yabancılaştım kendi memleketimede epeyce. İnsan yaşlandıkça daha bir dönüyor özüne sanki. Babam Sürmene’de yaşayan halamdan bahsetti bana yıllar önce, yüzbeş yaşındaydı ben gördüğüm vakit.
Hem baba memleketi görmek, hem de yaşayan akrabaları tanımak için kameramı aldım düştüm yollara. Uzun bir yolculuktan sonra, nihayet sora soruştura buldum Ayşe halanın, babamın köyünü. Fakat eve gelene kadar gördüklerim beni büyüledi adeta. Sol taraf masmavi deniz uçsuz bucaksız, sağ taraf yeşilin neredeyse bütün tonlarını görebileceğiniz göz alabildiğince orman. Dik tepeler, bakarken şapkanız düşer hani  tabii kare kare çektim bütün gördüklerimi, malum malzeme bol. Otu, börtü böceği bile bir başka buraların. Tipik Karadeniz yerleşimi burburunden uzak evler, sahip oldukları arazinin hemen yanına yada içine yapılmış evler. Patika bir yoldan çıktık halanın evine, yorucu bir yokuşki sormayın, ama biz çıktıkça hissedilen oksijen ciğerlerimize öyle işledi ki yorulduğumun farkına bile değilim.

-burası cennet gibi, insan burada yaşlanmaz vallahi..
yanımda muhtarın oğlu, tanımadığım için kimseyi köyün muhtarına gittim tabi direk, oda oğlunu görevlendirdi beni adrese ulaştırsın diye. Bu insanlar boşuna fıkra kahramanları olmamış anladım 
muhtarı bulunca anlattım neden oradayım, halamın adını söylediğim an başladı bombardıman
-haçan nedecesun oni,
-kimisun,
-hangisinin oğlisun
-desene oni,
-sen şu hayirsuz olan uşaksun

bilmediği de yok, bütün ceddimizi tanıyor, kim arar kim aramaz, nerde yaşarız ne yaparız.. eve doğru tırmanırken uzun süre güldüm muhtarla aramızda geçen diyaloğa doğrusu.
Ağaç, taş ve çamurdan yapılmış, çatısı çinko küçük şirin bir Karadeniz evi halanın evi. Kapısı açık, muhtarın oğlu sesleniyor

-Ayşe nine huuu… ahan sana kimi cetürdüm bi bak hele…

ses yok, içeri giriyoruz yavaş yavaş. girdiğimiz kapının tam karşısında bir kapı daha oda sonuna kadar açık, muhtemelen bahçeye açılan. Ayşe hala namaz kılıyor posttan bir seccadenin üzerinde, uzun süre kullanıldığı belli postun dizini ve başını koyduğu yerler iz yapmış. Muhtarın oğlu işaret ediyor eliyle belikli yabancı değil eve, sessizce girip camın önünde yere yakın tahtadan çakılmış bir sedir, üzerinde rengarenk basmalardan yapılmış minderlerin üzerine oturuyoruz. Kuzine soba üzerinde bakır ibrik ve çaydanlık. Mis gibi yanan odunun kokusu odaya yayılmış. Tahta terek, taslar, tabaklar hepsi bakır, kalaylı. Duvarda eski bir resim, bu dedem, askerde çekilmiş, aynısı babamda da vardı ve rahmetlinin başkada resmi yoktu bildiğim. Tam sedirin önünde hazırlanmış bir sini, bal, tereyağı, peynir, mısır ve elde yapılmış buğday ekmeği. Halanın namazı bitti.
Kalktım elini öptüm, muhtarın oğlu bir özet tanıttı beni. Hani ben yabancıyım o tanıdık 
-ula seni hayursuz, nereyesun sen?
Öyle bir sarıldık i bana unuttum bütün yorgunluğumu. Kahvaltıda uzun uzun sohbet ettik. Ben onun hakkında nede az şey biliyordum ama o benimle ilgili her şeyi biliyordu. Hayranlıkla dinliyordum halayı, ağzından çıkan her söz bir tarih ve hayata dair bir mesajdı çünkü. Onu konuşturup sohbetimizi kameraya çektim, çocuklarıma izletmek için.
-hala, burası insanın ömrünü uzatır, şimdi anladım senin nasıl bu kadar uzun yaşadığını ve bu kadar sağlıklı olduğunu.
-uşağum marifet havada değuldur, tamam oda varidur, ama benim böyük kiz kanser oldi, niye oldi, oda buraya yaşar, oda aynı havayı alır..
biz çok sıkıntılar gördük, enişten askerde öldi, genç yaşta dul kaldum, kıtlik gördük, savaş gördük…
bak benim habu kapimi görimusun hava buradan girer ahan bu kapidan çıkar, benimde içimde dertler hiç durmaz habu kapilar gibi, içerde hiç tutmam olari. Geliiiiir, geçer…!
“ anladınmı oni “kapilari açık tutmak gerek uşağum”

Safiye Ünlü
Kayıt Tarihi : 14.5.2010 15:10:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Mahir Odabaşı
    Mahir Odabaşı

    harika bir yazı...başarılar

    Cevap Yaz
  • Mihriban Sultan
    Mihriban Sultan

    gönül kapılarımızı araladınız yine.. kederlerimizi içimizde tutmamamızı öğütleyen bu güzel diyaloğu böylesine güzel aktardığınız için teşekkürler.. hep söyler ama gerçekleştiremeyiz, çokta kolay olmayan birşeydir çünki.. ayşe teyze iyi demiş demişte büyük şehirlerde kapıları açık tutmamak gerek :)

    Cevap Yaz
  • Dilruba Sever
    Dilruba Sever

    gülerek başlamalıyım, karadeniz insanının yaradılışında varolan bir olumlu sinerjisi var kesin.. hayata tutunmaları varoluş çabaları takdire şayan. yıllar önce bir karadenizliye adres sorma gafletinde bulundum aynen muhtarın ilhan beye sorgusu gibi bir sorguya tutuldumki sormayın hala hatırlar gülerim. önce kızdım ama sonra ne güzel birşey dedim sorgulamayı biliyorlar yakınlarının adresini vermeden güvenli olup olmadığımı sorguluyorlar, çoğumuzda olmayan bir özellik bu bence.. ve mutlu insanlar çok.. yazınız 10 numara..

    Cevap Yaz
  • Safiye Ünlü
    Safiye Ünlü

    keyfli bir yazıydı benim için aynı keyfi almanıza sevindim..teşekkürler

    Cevap Yaz
  • Işık German Ersoy
    Işık German Ersoy

    MİZAH TARZINDA
    ÇOK GÜZELDİ
    TEBRİK EDİYORUM
    BAŞARILAR DİLİYORUM

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (5)

Safiye Ünlü