Hoş gelmiş, sefalar getirmiş ama …
Kapıdan girdiği an., baş köşemize kadar adımlayacağı kırmızı halı mı serelim ayaklarının altına....
Belki hasret çekiyordur diye en sıcak yaz tablolarıyla mı donatalım dört duvarımızı..., önüne de yaz meyvelerinden bir sepet, yanında da
Bahar çiçeklerinden bir çelenk takıp boynuna., şekerleme, çikolata vesaire…,ne yapalım yani…
Hal-hatır sorduktan sonra., kahkaha dozu en yüksek fıkralardan şırınga mı yapalım havaya ya da incesaz heyetinden inlemeyen nağmeler mi çekelim…
Akşama da rakı-balık şöyle okkalı bir ziyafet., yediği önünde yemediği arkasında... Olmadı bir de dansöz mü çıkartalım masanın üstüne...
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta