Kapadokya Şiiri - İsmet Arslan

Maçka’dan Taşkışla’ya
Yaya giderim yaya
Ürgüp, şimdi evimiz
Geldik Kapadokya’ya

Bir gecelikmiş kira
Otelimiz Almira
Ne romantik yarabbim
Sonra da Perisia
Heyecan hepimizde
Hava güzel bu kez de
Turist gibi dolaştık
Bu ilahi merkezde

Çağlar uykuya dalmış
Güzellik bize kalmış
Gelmeyenlere sorsan
Bu efsane, masalmış

Güvercinlik kaya ev
Sanki yapmışlar grev
Perinin bacaları
Şapkalı şapkasız dev

Sormayın neresidir
Melendiz Deresi’dir
Ihlara Vadisi’nin
Gizli hazinesidir

Sakin nazlı akıyor
Bize selam çakıyor
Binlerce yıldan beri
Nice canlar yakıyor

Mantısı, hem dolması
Erciyes manzarası
Erkilek’te kar zevki
Maraş’ın dondurması

Sanki bir huzur evi
Perisiya Oteli
Bir de eklendi buna
Elbiz havuz Develi

Çocukluğu geçmişti
Bu sulardan içmişti
Gölü kuru görünce
Kendisinden geçmişti

Değişmiş görüntüsü
Develi’nin tek süsü
Hepimizi kahretti
Cezmi’nin üzüntüsü

Rehberin emeğini
Torunun yemeğini
Kattık belleğimize
Cıvıklı yemeğini

Tarihten hisse kapan
Çanakla çömlek yapan
Avanos’da mahzende
Harikalar yaratan

Öpülesi elleri
Tatlı şirin dilleri
Dinleyerek dinlendik
Fethetti gönülleri

Eserleri seyrettik
Bu bir harika dedik
Hem ruhen hem bedenen
Bir saat serinledik

Eylül ne güzel bir ay
Vay Asmalı Konak vay
Sen meğer Grek’mişsin
Bizimmiş Kervansaray

Girdiğine pişmanlar
Bizim gibi şişmanlar
Yer altı şehrimize
Çatlıyormuş düşmanlar

Dostluklar tazelendi
Gönüller zindelendi
Bizimle olamayan
İhtiyarlar elendi

Bitmeyecek sorunlar
Sıradadır torunlar
Bu geziler sürsün de
Aydınlansın yarınlar

Gezinin bu bölümü
Unutturdu ölümü
Üzerimizden kalktı
Yalnızlığın zulümü

Rehberimiz iyiydi
Bize bol bilgi verdi
İki fıkra anlattı
Koca çamı devirdi

Bahçedeki ziyafet
Tek kelimeyle afet
Aile fertlerinde
Doyulmaz bir letafet

Bu kış geçer yaz gelir
Gelmeyenden naz gelir
Mehmet Özkeçeci’ye
Teşekkürler az gelir

Demeyelim el aman
Ne çabuk geçti zaman
Geziyi tamamladık
Olduk birer kahraman

Mayıs ayı çabuk gel
Bu şiir bir belgesel
Aranızda ben yoksam
Okusun Aytaç Yüksel