Bu sabah güneşin doğduğunu gördüm, biraz kanlıydı.
Tentürdiyot gökyüzüne hakimdi. Kuru soğuk gazlı bir bez gibi sarılmış şehrin çıplak sokaklarına...
Sen her zamankinden bir buçuk kat daha güzeldin.
Kusura bakma sen bu sabah biraz çok güzelsin,üstte ki cümleyi ben kurmadım çünkü kat sayın yok. Şişmiş gözlerinde mısır patlatmak, buruşmuş göz altlarında torba tutmak istiyorum yakın dostlarıma. Akşamdan kalma bir telefon avizesinden düşmüş gülüşünün etkinsindeyim ben, içim -15 derece İstanbul, sen Ankaranın nazlı çiçeği...
Bu sabaha tanımadığın bir imamın sesiyle uyandım. Sesinde biraz çiğ vardı, huzuru içime gömdü ve gitti. Sonra aklımın en sakin en tenha köşesinde seni gördüm. Bağdaş kurmuş oturuyordun. Lütfen kalkma dedim orası senin yerin.
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta