Allah'ın lanetlediği gibi biz de lanetliyoruz
Vaadedilen günler mutlaka gelecek bekliyoruz
'Allah yolunda ölenlere ölüler demeyiniz'
Güzel yürekli cesur insanlara dua ediyoruz
Kayıt Tarihi : 2.6.2010 00:45:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Türkiye ve İsrail ilişkilerinde kırılma noktasının; “one minute” çıkışının olduğunu bilmeyen yoktur. Bunun ilk karşılığı Reşadiye baskınıdır. Bu baskında, mossad ve cia’nın Türkiye’deki uzantısı Ergenekon’un da destek verdiği, PKK’nın da taşeron olarak kullanıldığı çok yönlü bir eylemdi. İsrail’in Gazze’ye gitmekte olan İhh’nın yardım filosuna yönelik silahlı baskınıyla, Pkk’nın İskenderun’da 7 askerin şehit etmesi birbirinden bağımsız değildir. 33 ülkeden farklı dinlere mensup kişilerin insani yardım filosunun hangi saatlerde nereye varacağı biliniyordu. İsrail’in özellikle filonun ana gemisi Türk bandıralı yönelik silahlı baskını, bir telaşla veya basiretsizlikle izah edilemez. Yapılan kanlı baskın gerçekte yardım konvoyuna değil, özellikle Türkiye’ye karşı yapılmıştır. Türkiye; ya bu konvoyda başı çekmeyecekti ya da bu iş temizlemeli. Konvoya iki savaş gemisi ile birkaç F16 iştirak edebilirdi. Olmadı. Olayın olduğu anda İsrail saldırganları bile temizlenebilirdi. Kanın bedeli kan, canın bedeli candır. Bm veya Nato’nun kıçına kına yakması zedelenen onurumuzu geri getirmeyecektir. İsrail imansızlıkta Allah’a ve peygamberlerine bile kafa tutarken, bu kuruluşları asla takmamıştır ve takmayacaktır… Bm’nin başkanını İsrail sınır kapısında 3-4 saat kuyruğu titreyen it gibi bekletmişti de ne oldu? İsrail’e yüzlerce kına/ma yapıldı da ne oldu? Kanlı Baskının altında ki gerekçe; Türkiye’nin Takas anlaşmasıyla İran’a ambargoyu imkânsız kılması, İsrail’e mesafe koyması, güdümden uzaklaşması ve yeni bir küresel oyunculuğa soyunması ve diğer yandan da “One Minute” rövanşından başka bir şey değildir. Bu arada ülkenizde büyük medya içerinde maaşları mossad tarafından ödenen, gereğinden fazla satılık uşaklar mevcuttur. Yardım filosunu Hamas ve Hizbullah’a benzetecek ve “politik eylem” olarak adlandırarak İsrail’e arka çıkacak genetik tohumu bozuk, satılık köpek sayısı da az değildir. Bu tiplemelerden aykırı sesler duyabilirsiniz. Bunlar için sigortanız atmasın ama bu şerefsizleri de iyi tanıyın… Günü geldiğinde lazım olacak… Diğer yanda İsrail bu saldırısıyla, Türkiye’ye çok büyük bir iyilik yapmış mıdır? Türkiye’nin gözünü açabilmiş midir? İlişkileri temelinden sarsmış mıdır? Artık tamirinin imkânsız mıdır? Bundan böyle Türk-İsrail ittifakından söz edilemeyecek midir? Bu yönde Türkiye’den acil eylemler görmek istiyoruz. Büyükelçimizi çekmek yetmez. İsrail büyükelçisi sınır dışı edilmeli… Tatbikatları iptal etmek yetmez, İsrail’le olan gizli anlaşmalar deşifre edilerek iptal edilmeli… Bundan böyle İsrail’e ne askeri, ne ekonomik halelere sokulmamalı… Bütün İsrail mallarını protesto için sivil insiyatiflere büyük görevler düşmektedir. Belki bu durumdan Türkiye etkilenebilir ama Türkiye gibi bir müttefiki kaybetmenin faturası İsrail’e çok daha ağır olmalıdır. Diğer açıdan baktığımızda ise masum bir gemi İsrail’in ve bölgenin kaderini değiştirecek gibi gözüküyor. Ucunda ölüm de olsa, o güzel yürekli, cesur ve dürüst insanlar amacına ulaşmıştır. “Gazze kan” ağlıyor diyorlardı bunu kendi kanlarıyla ispatladılar. O gemiye binen, cesur insanları selamlıyor, şehitleri ve gazileri dualarla karşılıyoruz “Ey iman edenler. Yahudileri ve Hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostudurlar. Sizden kim onları dost edinirse, şüphesiz o onlardan olur. Şüphesiz Allah, zalim kavmi doğru yola iletmez. (Maide: 5/11 Brs-310510
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!