Güzel annem,
Burada bir haftamı bitirdim. Yavaş yavaş alışmaya başlıyorum buradaki hayata. İlk günlerdeki burukluğumu da attım üzerimden. Alışkanlık böyle bir şey işte anne. Ne kadar berbat olursa olsun yadırgamıyor insan bir zaman sonra, ilk başta şaşkınlıkla, tedirginlikle karşıladıklarını.
Bunları yazarken aklıma geldi. İnsan acaba acılarına da alışabilir mi anne? Alışmak mı, yoksa sağalması mı hiç kapanmayacak sandığımız yaralarımızın?
Bu soruyu sana soruyorum çünkü biliyorum en çok annelerdir acı çeken. Sende bir annesin ülkemin bütün yüreği kanayan anneleri gibi. Hiç kimse annelerin hissettiklerini duyamaz etinden canından bir parça koparılıp koynundan binlerce kilometre uzağa gönderildiğinde. Hiç kimse hissedemez biricik oğlunun artık hiç dönmeme ihtimalini düşündüğünde hissettiklerini.
Yine sulandırdın biliyorum o güzel gözlerini. Ağlama demiyorum sana. Yoksa bilirim gizli gizli içine akıtacaksın gözyaşlarını. Ağla ama umutsuzluk olmasın gözyaşında. Hasret olsun sadece, hasret büyütür sevincini kavuşmaların.
Bende saklamıyorum artık göz yaşlarımı. Güçsüzlük sanırdım ağlamayı küçükken. Utanırdım, saklardım en yakınlarımdan bile. Artık utanmıyorum. Çünkü utanması gerekenlerin hiç ağlamayanlar olduğunu öğrendim büyüdükçe.
ne ayıldım
ne ayılabilirim
ne ayılmak isterim
başım ağır
dizlerim parçalanmış
Anneler, ülkeler gibidir. Çektikleri acıyı içlerine gömerler...Ve yeniden sevgi filizlenir oradan...
Bir Anne!...
tez zamanda Annene kavusman dilegimle tebrik ederim, yüregine saglik
sevgiler
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta