üç köyün tek okuludur Atlılar
saat gece yarısını vurduğunda
Gazi Magusa’ dan bir ak üveyik uçar
Atlılar okulunun bahçesine konar
karanfilin gözlerinden kan damlar
yarılır az ilerideki koca tümsek
süzülür dışarıya sessiz karaltılar
her birinin gözleri bir kor parçası
yanıktır minik vücutları
onlar gönül yaralı, kurşun yaralı
umudun türküsü, katliam çocukları
nerde oyuncakları, sıcak yatakları?
nerde sevdikleri, nazlayanları?
mutsuzdur oyunları, tutukludur yarınları
gözlerinin önünde vuruldu kardeşleri, anaları
bir top kefen bile nasip olmadı…
her gece özlemle okul bahçesine koşarlar
gasp edilen geleceklerini sorgular
ten paramparça, can paramparça çocuklar
susturuldu artık bu okulda şarkılar
kurşuna dizildi temiz duygular
kana bulandı ürkek bakışlar
gecenin ikinci yarısında
okul bahçesinde garip çığlıklar
hiç büyümez ki ölü çocuklar...
ak üveyik okulun kapısını aralar
teneffüs bitmiştir artık, ders başlar
özenle sıralara otururlar
içlerinden en büyüğü geçer tahta başına
dönüp çocuklara der ki; arkadaşlar,
bu günkü dersimiz barış
Atatürk diyor ki; “ yurtta barış, dünyada barış
bulutlanır gözleri Ata’nın
kara saplı bir hançer olup saplanır bağrına
1974 Ağustos Rum katliamı
kalmamıştır üç köyde tek canlı
bu minik kan çiçekleri, olayın kurbanları
ne bayramlıkları vardır o çocukların
ne de kutlanır yeni yaşları…
özgürlüğün bedeli bu kadar mı pahallı?
ak üveyik tıklatıp camı, çağırır çocukları:
az sonra gün ağaracak, gitme zamanı!
istemeden, sessizce terk ederler sınıfı
hiç açmayacak özgürlük goncaları…
iki damla yaş süzülür döşemeye,
ağlar Atatürk’ ün fotoğrafı…
Naime Özeren / Haziran / 2009
Naime ÖzerenKayıt Tarihi : 16.6.2009 16:08:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yaşanmış bir olayı şiirize ederken lirizm ağır bastı.Olayın gerçeğini ise, birinci ağızdan dinlediğim gibi, ayrıca yazılı kaynaklara dayanak aynen aktarıyorum: 23 Nisan Tatilinde bir haftalığına, grubumuzla Kıbrıs' a gitmiştik. Daha önce de defalarca gitmiş, Barbarlık Müzesi, Karaoğlanoğlu ve Boğaz Şehitliklerini ziyaret etmiştim.Ama kimse aşağıda sözü geçen katliamdan bahsetmemişti.Rehberimiz bizi Atlılar köyü şehitliğine götürdü.Okulda ise, beş çocuğunu ve eşini katliamda kaybeden bir mücahit olayları yaşayan ve acısını hala içinde duyan bir baba bize rehberlik etti. 1963-1974 döneminde Kıbrıs' ta Rumlar, Türklere karşı pek çok toplu katliam gerçekleştirmişlerdir.Magosa' da 40 kadar masum Türk, 1964 de Ayvasıl' da, Erenköy' de Baf' ta,Arpalık' ta,1967 de Geçitkale ve Boğaziçi' nde sivil Türkler topluca katledilerek toplu mezarlara gömüldüler. 1974 te ise Taşkent ve Terazi' den 90 kadar Türk erkeğini Limasol yakınlarında katletmişler ve henüz açılmamış bir toplu mezara gömmüşlerdir. Muratağa, Sandallar ve Atlılar köyüne ilk saldırı1957-58 yıllarında yapılmıştır. 1974 Kıbrıs Barış Harekatının ilk günlerinde ise Büyük katliam gerçekleşmiştir.Slogan şudur: 'TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ ADAYA GİRDİĞİNDE, KURTARACAK BİR TANE TÜRK BULMAMALI! ...'Bu emri uygulamak üzere; önce eli silah tutan erkekleri esir alıp köylerden uzaklaştırmışlar, sonra da kadın, hasta,yaşlı ve çocuk ayrımı yapmaksızın, üç aylık bebekleri bile katlederek bir moloz yığını gibi, açtıkları büyük çukura gömüp yakmışlar, üzerlerini dozerlerle düzeltmişlerdir. Esaretten dönen erkekler kahrolmuş, olayı Birleşmiş Milletlere haber vererek çukuru açtırmışar, katliam böylece dünyaya duyurulmuştur. Elbette o toplu mezarlarda sadece çocuklar yoktu. Ama elimde değil, beni en çok boş kalan okul ve çocuklar etkiledi...Aziz şehitlerin herbiri ışıklar içinde yatsınlar dilerim...Naime ÖZEREN
Olayı detaylı anlatımınız ve şiire döküşünüz çok çok güzeldi Naime Hocam. Kutluyorum sizi...Yüreğinize sağlık.
Sevgilerimle...
Türklerin ödediği bedelleri başka hiç bir millet hiç bir ırk ödememiştir.
Sevgili Atam'ın öngörüsü '' Yurtta sulh Dünyada Sulh'' sözünü bana farklı bakış açısı
kazandırmıştır bakmasını bilenlere....
Dünya varoldukça dünya milletlerinin Türk nesline düşmanlığı katliamları dinmeyecektir....
Şiiri okurken yüreğim ağladı gerçekten siszi ve şiiri tebrik ediyorum sevgilerimle...
Derdi sadece "adalet.. Eşitlik, barış ve özgürce yaşam.."
Bu ilkelerin sözünü edenler.. Dünyaya ders vermeye kalkan iki yüzlüler!
İlkokul çocukları hunharca öldürülüyor, bir çukura dolduruluyor.. Ne bir kınama, ne bir yaptırım! Daha ne olmalı da insanlık damarınız tutmalı sizin!
Bütün bunlara rağmen "ambargolar" uygulandı, biz kınandık!
Hala bizimle uğraşıyor AB-D...
Umarım 43 yıl öncesini unutmaz Kıbrıs Türk'ü ve Türkiye'yi yönetenler...
Tebrikler Öğretmenim..
O günün heyecanını ve siyah beyaz televizyonlardan verilen görüntüleri hâlâ hatırlarım... helikopterlerden indirilen komandoları, limanlara yanaşan askeri gemileri....
Böyle özel bir günü şiirinizle hatırlattığınız için çok teşekkür ederim Naime Öğretmenim... Allah orada şehit olan askerlerimize ve sivillere cennetinde yer verecektir... O büyük zaferin iki büyük ismi Sn.Rauf Denktaş ve Sn. Bülent Ecevitin de ruhları şad olsun, emeklerini helal etmiş olsunlar...
Tekrarının yaşanmaması dileğimle Değerli Öğretmenim.... Sevgilerimle....
TÜM YORUMLAR (112)