Çarkı kırıldı saatlerin,
Öfke Eylül'ün sırtın da ,
Bir kambur ,
Hangi düşün elinden tutup gitsem.
Artık götürmez beni,
Koca söğüdün altında ki eski hayale.
Kilitli kapılar eşikleri yosun tuttu.
Şehrin tavanı taze bir mezar kokuyor.
Bir yetim duâsı bile yetmez,
içimde yıkılan harabe mâbedi.
Tüm renklerin dogrularına,
Beyaz bir yalan kara çaldı.
Ölüp ölüp yeniden dirilen ,
Şüphe canavarlarını,
hangi kahraman yenebilir .
Vicdanın elini bırak,
Bırak zalimle dostluğu hırpalar onu,
GoZyasını silme,
riyâdan parmakların okyanuslarını bitirmez
Bu dem kırılmış aynalara yakışır.
Kime baksam.,
Doğru simâyı göremez bakışlarımdaki âma,
Pululası saştı,limanı yıkık...
Yazdığım hikayenin sayfalarını yaktım
İkindi vakti,
hevesle beklediğim kadere külden öte ne kaldı.
Alfabem olsaydı ,herkesin bilmediği .
Şiirlerimin lugatı yetmiyor kalp sancıma.
Yoruldum,dustugume üzülmedim...L.
Kalkamayışımın hüznü omuzlarım da.
Bu vurgun var ya bu vurgun...
Yaşamımım artik kara laneti.
Öfke bir eylülun sırtın da
Bir kambur gibi....
Kayıt Tarihi : 10.9.2024 18:56:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!