Kalemin Işığı ve Şiddet-DENEME

Cengiz Çetik
296

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

Kalemin Işığı ve Şiddet-DENEME

Kalemler vardır, ışık saçar bilgisiyle. Kalemler vardır, sevgi serper çevresine. Öyle kalemler var ki alınlarında tarihin, emeğin izi kalır hayatında.

Kalemler bilgidir. Kalemler gelecektir. Kalemler bizlerin ışığıdır. Ve öyle kalemler var ki öğreterek, eğiterek toplumun harcına katkısı olur. İşte öğretmenler elinde tebeşirle, kalemle; bilgi, sevgi ve iyi bir yurttaş olmaya hazırlayan mumlar gibidir toplumlarda.

Öğretmenlik mesleği, tüm toplumlar içinde özel bir yeri vardır. Eğitirken her gün yeni şeyler keşfetmek. Onlar için kendini geliştirmek ve yararlı olmaya çalışmak. Öğretmenler, bir muma benzetilir. Çoğu zaman bilgisiyle çevresine ışık saçar. Ama aynı zamanda bir kalemdir öğretmen. Her boş sayfaya bilgi yazan, her yeni günde ışığıyla bilgisini çevresiyle paylaşan bir yürektir o. Yıllarca çevresine ışık olmuş kalemlerimizi kırmayalım. Kırarsak ışıkları zayıflar. O zaman bir şeyler eksilir farkına varılmadan. Kırık kalemler aydınlatamaz çevresini ne kadar istese de. Bir kez kırılmaya görsün, içinden bir parça kopar gider boşluğa. Zayıflar gün gün verdiği ışık çevresine. Kuvvetlendirmek hepimize düşen bir görevdir aslında. Öyleyse sahip çıkalım onlara; insan olarak, veli olarak…

Okulda öğretmen okuma yazma ve bilgilerle, toplu yerde yaşama kurallarını öğreterek o bireyi topluma hazırlamaya çalışır. Ama sizlerde çocuklarınızın ilk öğretmenisiniz, biliyor musunuz neden? Düşünün bir kere; dünyaya gelen çocuk ilk defa kimlerle karşılaşıyor? Anne ve baba. Peki bebek ilk konuşmaya başladığında, ilk defa yürüdüğünde, yemek yemeye başladığında, oturup kalktığında yanında kim var? Kim öğretiyor yemek yemesini ve oturmasını? Anne ve baba tabii ki. Şiddet ve kavgacı kimliği nereden kaynaklanır? Bu da çok yönlü bir araştırmayı gerektirir…

İlçemizde son yıllarda okullarımızda şiddet olayları artmıştır. Bu aileleri, öğretmenleri ve öğrencileri etkilemiştir. Bunun nedenlerini bulup çözmek hepimizin görevidir.”Bana ne? ” diyerek, geçiştiremeyiz. Hepimizin ortak sorunudur. Hepimizi etkiler; şu ya da bu şekilde.

Okullardaki şiddet olayları incelenmelidir. Belki bir ekonomik sıkıntının aile bireylerine zincirleme yansımasıdır. Belki de çevresindeki güçlü gördüğü insanların kaba hareketleriyle üstünlük sağlama ve kendini ispatlama hevesidir. Belki filmlerde gördüğü karakterleri kendinden bir parça görmesidir. Belki de psikolojik bir bozukluğun sonucu çevresiyle uyumsuzluğun patlamasıdır şiddete yönelten. Sebebi ne olursa olsun. Hiç kimsenin öğretmenlerimizi rencide etmesine ve kırmasına hak vermez. Şiddet yapan çocuğu, şiddetle desteklenmesi affedilemez. Bizler bu toplumun bireyleri olarak birbirimize sorumluyuz. Sorumluluğumuz, saygımızla ölçülür. Saygının bittiği yerde bir tek ot bile yeşermez. Onun için her şey karşılıklı saygıyla başlar. Ve karşılıklı sevgiyle devam eder.

Zamanında alınmayan tedbir, tedbir değildir. Geç kalınmış bir tedavi, her zaman iyi sonuç vermez. Öyleyse gelin sorunları; benim senin sorunun değil; hepimizin sorunu diye düşünelim. Birlikte hareket edelim, sorunlar büyümeden…

Gelin, şimdi de bir öğretmen olmanın nasıl bir duygu olduğunu hayal edelim. Var mısınız? Öyleyse kendimizi bir an, öğretmen olarak düşünelim. Bunun için önce bir geriye yaslanalım. Derin birkaç nefes alıp verelim. Gözlerimizi kapayalım ve bir öğretmen olarak düşünelim. Otuz, otuz beş tane öğrencimiz olsun. Onlara her gün vereceğimiz bilginin yanı sıra eğitimini de düşünelim; oturup kalkmasını, sınıfa girip çıkmasını, arkadaşlarıyla davranışını, bahçede, sınıfta nasıl davranması gerektiğinin kontrolünü vb. birçok şey daha düşünebiliriz. Her sabah onlarla sınıfta bilgi paylaşımını, ödev sorumluluğunu, saygı ve sevgi davranışlarını düşünebiliriz. Velilerin geliş- gidişini, sınıf ihtiyaçlarını, diğer öğrencilerle ilişkilerini, idareyle ilişkileri, diğer öğretmenlerle ilişkileri vb. Düşünüyoruz. Pes etmeyin hemen açmayın gözlerinizi. Para verip yardım edenin, kendini patron zannettiği velileri, siyasileri, öğretmen seçip iyi kötü sıralaması yapanları, okula nedenli nedensiz giren yabancıların yarattığı rahatsızlıkları vb… Nasıl uzaktan davulun sesi hoş geliyor mu? Beyninizi bu ve bunun gibi yığınla baş başa olan idareci ve öğretmenleri bir düşünelim. Hele bir de yıl sonuna doğru” aman benim çocuğum sınıfta kalmasın” diye ziyaretleri. Buyurun siz düşünün gerisini.

Hiçbir öğretmen şiddeti savunmaz. Ama şiddet yapan kişilere de sessiz kalamaz. Hepimiz bir öğretmen, hepimiz birer veliyiz. Şu ya da bu şekilde biz bu işlerin ortasındayız. Çocuğun şiddetini, şiddetle savunanlarla nasıl bir eğitim olur sizce?

Öğretmenlerimize yapılan ve yapılacak saldırı; o topluma yapılmış sayılır. Çünkü toplum, öğretmenlerin eseridir. Eserleri yok ederek milletler ayakta kalamaz.

Sevgi ve saygıyla toplum ileriye doğru gelişir. Şiddetle hiçbir güç sonuna kadar ayakta kalamaz. Gelin hep birlikte el ele verelim kurutalım bu sorunu. Yoksa yarın çok geç olabilir.

Kalemlerin ışığı zayıflarsa bu zincirleme tüm kesimi etkiler. Bir toplumun aydınlığı ve gelişimi iyi eğitimden geçişle ölçülür.

Siz hiç öğretmensiz bir eğitimin bu toplumu geliştirip ileriye götüreceğine inanıyor musunuz? Değilse, öğretmenlerimize sahip çıkalım. Öğretmenlerimize verdiğimiz değeri davranışlarımızla gösterelim. Sonuçta birçok kişinin avutmayıp aşırı cezalandırdığınız kişileri sevgi ve şefkatle okul yuvasında, iyi bir yurttaş olması için geleceğe hazırlamaya çalışıyor.

Disiplinsiz eğitimde, istenilen öğretim hedefine ulaşılamaz. Bunu Atatürk çok güzel dile getirmiş; “Öğrenci her ne yaşta olursa olsun, onlara geleceğin büyükleri olarak bakılmalı ve öyle muamele edilmelidir. Ancak, bütün bunları büyük bir düzen içinde, kargaşaya ve başıbozukluğa meydan vermeden, bir disiplin içerisinde yapmak şarttır.” “Hayatın her çalışma alanında olduğu gibi özellikle eğitim ve öğretimde de disiplin başarının temelidir. Müdürler ve öğretmenler disiplini sağlamak, öğrenciler de buna uymak zorundadırlar” Atatürk’ün bu konudaki güzel sözleriyle bir kez daha düşünelim

Kalemsiz bir toplum karanlığa mahkum olur ki kalemsiz bir toplum düşünülemez. Güçlü ışık, güçlü toplum demektir.

Kaleminiz güçlü, geleceğiniz aydınlık olsun. Sönmesin içinizdeki bilgi ışıkları, aydınlatsın geleceğin büyüklerini…

“Eğitimdir ki bir milleti ya özgür, bağımsız, şanlı, yüce bir toplum halinde yaşatır, ya da esarete ve yoksulluğa sürükler.”Atatürk

Cengiz ÇETİK-09.06.2007-FİNİKE

Cengiz Çetik
Kayıt Tarihi : 9.6.2007 21:46:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


YORUM VE DÜŞÜNCESİ OLAN PAYLAŞSIN. YOKSA DA ZİYARETİ İÇİN YİNE DE TEŞEKKÜR EDERİM. SEVGİ VE SAYGILARIMLA...

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Neşer Selman
    Neşer Selman

    ilgiyle okudum...ve de okunması gerek...

    Kalemsiz bir toplum karanlığa mahkum olur ki kalemsiz bir toplum düşünülemez. Güçlü ışık, güçlü toplum demektir.

    tebrik ve sevgiler..

    Cevap Yaz
  • Recai Mert
    Recai Mert

    Oldukça önemli buldum.
    Paylaştığınız için teşekkürler.
    Selam, sevgi ve saygılarımla. 10

    Cevap Yaz
  • Fatma Aras
    Fatma Aras

    Kalemlerin ışığı zayıflarsa bu zincirleme tüm kesimi etkiler. Bir toplumun aydınlığı ve gelişimi iyi eğitimden geçişle ölçülür.

    ....KALEMİNİZ HEP GÜEL ŞEYLERE İMZA ATMASI TEMENNİM...TEBRİKLER

    Cevap Yaz
  • Yakup İcik
    Yakup İcik

    son derece bilincli-ögretici-uyarici siir ve yazilarinizla bircok yeni yeni edebiyatimiza katilan genc nesillere iyi örnek oluyorsunuz...sizi kutlarim Cengiz bey

    Cevap Yaz
  • Merâl Özcan
    Merâl Özcan

    Selam Cengiz Bey...
    öğretmenlere ve ailelere düşen bilinci anlatımınız çok gerçekçi ve samimi...

    ilk adımlarla başlayan bilgi almalarımız, ailelerimiz ile devam etmekte ve hayata akışımızda en büyük destekle öğretmenlerimizle devam etmekte...
    bir bütün içinde düşündüğümüzde her zaman diliminde öğrenme ve hayata katkı için bu aktarımımızın süreli olması gerekiyor...tekil düşünceden çoğul düşünceye geçtiğimiz noktada hayata bırakacağımız izlerimiz kalıcı olacaktır..

    tebrikler Sevgili Cengiz Bey...değerli yazınız için teşekkürler...

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (5)

Cengiz Çetik