Gece olmuş...
Yüreğim vurmuş kendini yine ıssız sokaklara. Ruhumun rotası; sevmenin suç olmadığı, aşkı anlatmanın ve aşkla konuşmanın ayıp sayılmadığı yerlere giden o uzun yollarda...
Ey gönül! Yıllarca aradığın ve ansızın karşılaştığın "aşk"la dalgalanıyor coşkun deryaların. Dillere destan bir sevdadır yaşadığın. Sevmekten yorulmayan kalbinin çarpan sesidir dört bir yanda yankılandırdığın.
Sevmek asil bir duygudur, aşka aşina yüreklerde. Kalbin sesi nurludur; yüreğinin sesini dinleyenlere. Asırlardır gizlenen bir hazinedir aşk, aramasını bilenlere. Taşımasını bilene bir haritadır, kalbin sokaklarında yürüyenlere...
İnsan ölür, aşkı kalır dillerde. Ey aşk; hiç bir zaman ölmeyecek bir eylemsin yüreğimde. Hiç bir kitabın yazamayacağı, hiç bir şarkının söyleyemeyeceği, hiç bir şairin besteleyemeyeceği bir gizsin kalbimin derinliklerinde.
"Aşk" başıma bir taçtır, sultanımın taktığı... Ey aşkım! Kalbin sarayımdır, gözlerin tahtım. Sözlerin kanundur, bakışların fermanım... Sesin neşemdir, sessizliğin acım. Varlığın huzurdur, yokluğun hepten yarım...
Çocuklar gibi şen uyanıyorum işte yine yeni bir güne. Derin bir "oh" daha çekiyorum yanımda olduğunu bilmenin verdiği sonsuz şükürle...
Ey şükürlerimin sebebi, ömrümün sahibi, gönlümün bitmez neşesi! Senin yokluğunla azalmak değil, varlığınla çoğalmaktır niyetim.
Ah sevgili sevgilim.
Sen varsan varlık, yoksan yokluktur bu hayat bundan böyle benim için...
Muaz KalaycıKayıt Tarihi : 9.12.2014 19:27:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!