Bir yaz sıcağını, andırırdı bakışların,
Kuru toprak tütüsü, gövdende diken, sarı çiçek.
Mahçuptun kırılgan, suskun ve zarif,
Cümle yaban gülleri, sana özenirdi kaktüs güzeli.
*
Bulut çekildi…
Gölge verenin, su paylaşanın, çöl yoldaşın.
Yavrularınla, bir başına ıssız kaldın.
Tam olgunlaşmıştın, duru kaynaklar misaliydin.
Daima reçine kokardı, o batıcı parmakların.
Kabuğundaki parıltılar, azar azar silindi.
Açmaz oldu dikenlerinde, nar şüpheleri.
*
Azıcık nem, biraz çiy, ucu ucuna,
Eriyip bitti, uzun mevsimler.
Boş verdin nefsini, bunca cefa arasında...
Zeynep su, Kerem gölge, Oya yaprak bekler.
Filizler dersen; bayağı büyüyüp dal oldular,
Meçhul; hangi gün meyve verecekler.
Kaderi noksan fiden Elif, yakında kopacak,
Şimdi bir boğaz daha eklenecek, kıraç bahçene.
*
Zemheriler tarzı, aşınan sürende,
Tek saniye dahi, baş kaldırmadın Yaradan’a.
Artık yaşamının, bu final kertesinde,
Her seher, dua edip Yüce Makam’a,
İstesem, ebedi ferahlığı köklerine,
Emeğini karşılar mıyım, bilemem dikenli yemiş.
Kayıt Tarihi : 14.12.2025 20:13:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!