Selvi boy,hilâl kaşın Mecnun eyledi beni
Yâr seni Yaradan'a, Kâinat kurban olsun
Gönlümdeki sevdanın,ne boyu var ne eni
Yâr seni Yaradan'a, Kâinat kurban olsun
Kanatlarım kırıkken,gönül yüksekten uçar
Ufacık bir sevincin,kalbime neşe saçar
Gülüşün başka güzel,yüzünde güller açar
Yâr seni Yaradan'a, Kâinat kurban olsun
Sayende mutluluğu,sonuna dek yaşarım
Dizimde derman yokken,sana doğru koşarım
Senin hayâlin ile, sevinirim coşarım
Yâr seni Yaradan'a, Kâinat kurban olsun
İnat etme sevdiğim, muradıma ereyim
İster isen serimi,senin için vereyim
Ayağının altına,yıldızları sereyim
Yâr seni Yaradan'a, Kâinat kurban olsun
Dalına konmak için,bir garip bülbül yeter
Bir kere yüzüme gül,bana bu ödül yeter
Kapkaranlık bahtıma,doğup da bir gül yeter
Yâr seni Yaradan'a, Kâinat kurban olsun
Senden ayrı kalınca,birikir dert öbeğim
Oyuncağı kırılan,sanki masum bebeğim
Şavkına tutsak olmuş,kanatsız kelebeğim
Yâr seni Yaradan'a, Kâinat kurban olsun
Senin hatırın için,çektim bunca kahırı
Bu gidişle ömrümün,sonu dünden zahiri
Şaşırıp karıştırdım,evvel ile ahiri
Yâr seni Yaradan'a, Kâinat kurban olsun
Tükenmez ahu zarı, tükenmez bahanesi
Öyle hâle geldim ki, âlemin divanesi
Metin-iyim sevdanın kırık bir pervanesi
Yâr seni Yaradan'a, Kâinat kurban olsun
Kayıt Tarihi : 3.7.2010 00:52:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!