Kur masayı kahya!
Böyle mehtaba iki tek atmazsan,
vururlar adamı bu çağda.
Hele birde seher vakti bırakmışsa ellerini
bilmem neyin kızı, durma diz şişeleri
ard ardına
Bu gün yıkama paltomu kahya...
Hala kokusu duruyor sarı saçlarından dökülen papatyaların.
Dokunma,buram buram süzülsün odamda...
Şöyle güzel bir plak seç kahya...
Bana yalnızca onu anlatsın.
Sahil yolunda koşarken,
omuzlarından düşen hırkasını söylesin
"Ne güzel de parlıyordu buğday teni." desin...
Gel sende otur kahya...
Bir kadehte kendine koy.
Bu gece benden izin sana..
Ne varsa ayrılığın bohçasında, dök masaya.
Gidenlere iç, gideceklere iç...
Yalnızca ağla kahya...
Gözyaşları tek çaredir, yürekteki yangına...
Kayıt Tarihi : 8.4.2015 14:54:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!