Kahveler sert gelirdi yine, şeker eklenerek,
Bir tutam hüzünle pişmeden önce.
Bence kahvenin yanında bir çiçek gerek,
Espresso bile tatlı olur, seninle içince.
Kış yağmurları penceremi tıklatıp, durdu,
Bahar soluğu vardı buğulu dudaklarında.
Telveden değil, gözlerimden bak falına,
Kekeliğim zemheridendi çeneme vurdu.
Kahve biriyle konuşmayı geliştiren egzersiz.
Yalnız içildiğinde ise ufkunu açan meditasyon.
Hele bir alışılınca vazgeçilmez olur şekersiz.
O ta Etiyopya’dan yayılmış afsunlu bir afyon.
Bir hoş ağarıyor gün, iki aşık tepeden.
Sevginle, kahve içmeden de olurum ayık.
Acıyla kabaran gönlüm taşıyor cezveden,
Düşlerim bol köpüklü, tam ağzına layık.
Dökülüyor binlerce çekirdeği ihtirasla,
Yalnızlığımdan kavrulmuş kahvenin.
Akranıma lokumum, fıstığım demem asla.
Rayihası gibisin kırk yıllık mahzenin.
Kayıt Tarihi : 3.12.2021 00:15:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
5 Aralık Dünya Türk Kahvesi gününe özel yazılmıştır.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!