Alfabenin sinirli sayisinda, fotograf makinalarinin cekemedigi cama cerceveye ekrana görünür yere ve görünmeyen diger arka taraflara sigmayan, maddenin mana ile ilgili bütün hal ve evre boyutlarindan kendini uzaklastirip soyutlamadan yargi hükmü, görüs derinligi, hayal gücü, bakis acisi, ufuk genisligi, konusma dili, insan duyarliligi ve yazma yetenegi vardir. Taaa ki insan bu ucsuz bucaksizlik evreninde oldugu halde kendi varligini taniklik ettigi onca gerceklige kacaklar arayan ve kayiplar düskünü acizlige koyup, her kurdugu cümleye uygun tapinak; ve bu tapinaga kendini tümüyle kul kurban adanmislarla müsterisi ebediyete kadar itaatkar saglamlikta tanrilasmayi kestirip atmasin kendi kendine.
Bu eger böyle cereyan eder, bütün devinimini ve döngüsünü gerilim hatti yüksek kirinti atomcuklari carpismasina yikar devrederse, hep büyük kazanma ugruna kücüklük ve düsüklük gösterisi sergileyen ve bogdugu kiskac cenderesine kendini aradan cikararak nufus ettigi herseyi kendi gidisine birakarak kolay kolay HICKIMSESiZLIK kelepcesinden kurtulamayacagi anlamsiz-tanimsizligin tutsak tasiyiciligini sökülüp sürüklenir insan düzenekli devran.
Ki, tam da burayi böylece örüp örgütleyenler arasindadir ne yazik ki, Edebiyat basligi altindaki alfabesi sayili fakat ufku anlatimi izaha muhtac cardakta evsiz barksizligi dünya edinen Franz Kafka.
Tasrada Dügün Hazirliklari, Dava, Amerika, Sato, Ceza, Yargi gibi öykü-romanlarinin sonsuz karanligi ve sonu gelmeyen karamsarligi -neredeyse her yazip yayinladiklarinin ana malzemesi ve vazgecilmez konusu olarak sunup sergiledigi – örüp kurgulamayi kendine vazife edindikleri arasinda basyapitidir DÖNÜSÜM.
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta