Kış soğuk, yağmur, kar
Beden büzük, ürkek, üşümüş
Sıcak bir el uzandı kapıdan,
Çekti aldı hiç korkmadan.
Anne kucağı
Denizdeki yelkenlinin izi,
Karlı dağlar ve çiçekler
Ormanın yeşilliği, titreyen göl
Görüp hissedenlere hitap eder.
Renkler, ışık ve gölge
Toprak ana kırdı kabuğunu,
Verdi hükmünü.
Adalet tokmağını
İndirdi kara bağrına.
Kurumuş, çatlamış,
Dön dön dön
Etrafında dön,
Dünya ile, güneş ile, ay ile dön,
Tanelerinde dönsün seninle.
Cevher sende; tenezzülde
Albatros benim iç sesim,
Nefesim, hedefim.
Gurbete gidenler misali,
Koklaştık, sarıldık, ayrıldık.
Yukarıdan hep izler beni;
Hayalci çocukla,
Mahzun genci
Yanıma alıp,
Eski mahalleme
Kalp kırıklarını
Toplamaya gittim.
Tersine dönüş hep iyi gelir bana;
Akıntının tersine yüzmek,
Herkesin koştuğu yerden ayrılmak,
Hep yapıla geleni yapmamak.
Hiçkimsenin sevmediğini,
Ruhumun gölgesi bedenime düştü.
Bir ucu ayakucumda,
Bir ucu Kafdağı’nda.
Kafdağı, yanı başımda.
Elim uzatsam, dokunsam,
Işıklar yandı,
Gecenin karanlığında.
Nokta nokta,
Yek pare bütünde.
Beklenmedik bir huzme,
Titreşim oluşumun haberi,
Tik taklar sürecin ahengi
Kuşku yok gelen o ki...!
Gül kokusundan belli.
Zerre çoğaldı kafeste,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!