Kadınların Regl Dönemi ve İslâm'daki Ger ...

Muhammed Rıdvan Kaya
174

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

İslam’ın temel kaynağı olan Kur’an, kadınlara yönelik haklar ve ibadet hükümleri konusunda adil ve eşitlikçi bir anlayış sunar. Ancak tarih boyunca, müşrik anlayışların etkisi ve uydurma rivayetlerin etkisiyle bu adaletli sistemin özünden sapmalar yaşanmıştır. Kadınların regl dönemlerinde ibadet etmelerinin yasaklanması da bu sapmaların bir örneğidir. Bu makalede, İslam’ın kadınların regl dönemi ile ilgili hükümlerini Kur’an ayetleri ve tarihsel arka plan çerçevesinde inceleyeceğiz.
Kur’an, regl dönemini manevi bir kirlilik değil, fiziksel bir rahatsızlık olarak tanımlar:
> “Sana kadınların mahid (hayız ve lohusalık) halini soruyorlar. De ki: O bir ezadır, öyleyse kanaması devam eden kadınlardan (cinsel anlamda) uzak durun, temizleninceye kadar yaklaşmayın. Temizlendikleri zaman, Allah'ın size emrettiği yerden onlara yaklaşın. Muhakkak ki Allah, tövbe edenleri ve temizlenenleri sever.”(Bakara, 2:222)
Bu ayette geçen "ezâ" kelimesi, kadının fizyolojik bir sürecini ifade eder. Geleneksel anlayışta “temizlenmek” olarak çevrilen “tahare” kelimesi ise aslında “rahatsızlıktan kurtulmak” anlamına gelir. Dolayısıyla Kur’an, regl dönemini manevi bir kirlilik olarak değil, geçici bir fizyolojik durum olarak değerlendirir. Ayet, sadece bu süreçte cinsel ilişkinin yasak olduğunu ifade eder, ancak ibadetlerle ilgili herhangi bir yasaklama getirmez.
Regl dönemi ile ilgili ayrımcı uygulamalar, genellikle İslam öncesi müşrik toplumların ve diğer dinlerin etkisinden kaynaklanmıştır:
Zerdüştlük: Adetli kadınların tapınaklara girmesi yasaktı.
Hinduizm: Adetli kadınlarla yemek yemek ve uyumak yasaktı.

Tamamını Oku

Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta