Kadın'ın Beyaz Korkuları Şiiri - Nimet Öner

Nimet Öner
228

ŞİİR


74

TAKİPÇİ

Kadın'ın Beyaz Korkuları

Uzaklardan gelen bir kadın vardı,
Gözleri hüzün dolu,bakışları yere doğru,
Yüreği boydan boya kırıktı.
Kadın hasta yatağında,
Gözleri kapıda öylece bekliyordu,
Ama bekledikleri bir türlü gelmiyordu.
İnce çenesi titredi,
Sessiz sessiz aktı ahu gözleri,
Beyazdan korkuyordu kadın.

Vakti zamanında çocuk bedenine,
Beyaz bir entari giydirmişler gelinlik niyetine,
Rüzgarda sürüklenen, gül yaprağı gibi titreyen ellerine,
Kına sürmüşler evine-eşine kurban olsun diye.
O kına gözyaşının tuzuyla silinmiş zaman içerisinde,
Göğe savrulmuş içinden koparılan sevinçleri,
Kuzguni siyah saçları bir gecede ağarmış,
Aynalara bakamamış o geceden sonra.
Odasına girip çıkanlar,canını yakanlar,
Beyaz giymişti hepsi.

Bir hüzün sarmıştı kadını,
Gerçi yaşarken tatmıştı bir çok kez ölümü.
Ama hiç biri kuması kadar eksiltmemişti onu,
Eşikten girerken içeri,
Yüreği terk etmiş kafesini,
Soluksuz yaşamış kara bayramının arafesini.

Yine de seviyor işte insan kendisini
Bir soru belirmiş kafasında,
Şimdi sıra kefende miydi?
Köyünde aylarca yağan kar gibi,
Dağlardan düşen çığ gibi,
Oda beyazdı.

Elleri üşüdü Azrail yoklaması gibi,
Dalıp gitti gözleri.
Bir şeyler eksikti ama neydi?
Kayboldu kadın orta yerinden bir daha bulunamadı.
Bilemedim hayatın neresindeydi?
Ölüm-yaşam arasında gitti geldi,
Ama benden gidemedi,
Bir varmış bir yokmuş misali.

Konuşurken bulutlarını çatlatıp iki damla yaş süzüldü,
Çökmüş elmacık kemiklerinden aşağı.
Gülerken hüzün saklandı,
Zamanından önce beliren çizgilerinin arasına.
Öksürdü kadın mendiline kan sıçradı.
Yürü demişti doktorlar hastane koridorlarında,
Takati tükenmişti.
Kaderini,saklı olduğu esarette tüketiyordu.
Her şeyi, tüm yaşanmışlıkları kabul ediyormuş gibi,
Büyük bir sükunete büründü.
Tıpkı bir varmış bir yokmuş gibi...

Nimet Öner
Kayıt Tarihi : 8.3.2014 13:09:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Naime Özeren
    Naime Özeren

    Kadınların çoğu bir varmış, bir yokmuş gibi yaşarlar. Ya da ne yaşar, ne yaşamaz.

    ANNEMİ GÖRDÜM ŞİİRDEKİ KADINDA... DAHA ÖLMEDEN KEFENİNİ, YIKARKEN KULLANILACAK ÇARŞAFLARINI BİLE ALIP HAZIR ETMİŞTİ ÇOK ÖNCEDEN...


    Nazım Usta' nın Kurtuluş Savaşı Destanında dediği gibi :

    SOFRADAKİ YERİ ÖKÜZÜMÜZDEN SONRA GELEN KADINLARIMIZ...


    Harikaydı şiirin Canımm... Kutluyorum tüm içtenliğim ve sevgimle...

    Cevap Yaz
  • Özlem Şahin
    Özlem Şahin

    tebrik ederim çok güzel yine şiiriniz...

    Cevap Yaz
  • Muhlis Şutanrıkulu
    Muhlis Şutanrıkulu

    nimet hanım çok güzel bir eser eserinizden dolayı yüreğinizi kutluyorum

    Cevap Yaz
  • Maşuk Gültekin
    Maşuk Gültekin

    yazan elleri kutluyorum. toplum olarak kadına önem vermediğimizin açık bir belirtisi dizelerin arasında. masum değildir aslında kadın, kim bilir çoğu erkekten cesurdur, cesurunu kıran ise biz insanoğluyuz kadının. bir varmış bir yokmuş misali gibi. Ahmet Arif'in çok güzel bir dizesi vardır. Der ki:' Seni Sevmek Felsedir.' diye. aynen katılıyorum 'Kadını Sevmek ve Anlamak Büyük Bir Felsefedir.' sizi cané gönülden kutluyor başarıların devamını diliyorum Sevgili Şairim.

    Cevap Yaz
  • Arif Tatar
    Arif Tatar

    Yazan gönlü kutluyorum... Okumak güzeldi... 10 puan +ant. Cennetin anahtarı, annelerin ayakları altındadır; bunu çok iyi anlamak gerekir... Önce, her kadın bir annedir! Dilde en güzel, zevkle, içtenlikle ve özlenen sözdür... Anne kucağı ne kadar sıcaktır...

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (24)

Nimet Öner