Bu erguvan akşamında yine seni orada bekledim
Kıvılcımında yakutlaşıyordu gözlerim
Bilemezdin.
Sana uzanmaların doyumsuzluğuna saplandım
Soluk soluğa kalmalarımıza öykündüm.
Adam yaşama sevinci içinde
Masaya anahtarlarını koydu
Bakır kâseye çiçekleri koydu
Sütünü yumurtasını koydu
Pencereden gelen ışığı koydu
Bisiklet sesini çıkrık sesini
Devamını Oku
Masaya anahtarlarını koydu
Bakır kâseye çiçekleri koydu
Sütünü yumurtasını koydu
Pencereden gelen ışığı koydu
Bisiklet sesini çıkrık sesini
İlginç...
Koşsan tutamadığındır, senden hızlıysa eğer.. Dönsen geriye, bir de yakalandığın..
Şaşarsın tabii.. Gün bile şaşar... 'Gündem' olduğuna o 'demin' hatırına...
Hadi akıl erdir... Göç etsen nereye, yükün ağırı gerideyken hele...
Mükemmel.. Kutlarım Kardeşim....
Hele ki beklenen sevgili ise o 'gelmez artık' anlarının başlaması ile meridyenler kaçar-paraleller göç eder ve yolların asla kesişemeyeceği bir sonsuz boşluk doğar (ya da öyle düşünülür) ... O sonsuz boşluktaki tek başınalık çıldırma haline açık davetiyedir...
Şiir., şairinin elinden çıkınca o haller okura da yansıyor...
Kutluyorum sayın Necdet Arslan...
beklenen gelmeyince... umutsuzluk dünyadan büyük, özlem denizler kadar geniş, hayal kırıklığı geceler kadar kesif... Güzeldi. tebrikler.
Beklemek... Üstelik gelmeyeceğini veye gelemeyeceğini bile bile beklemek. Ne zor şey. Fakat umut asi bir çocuktur söz geçmeyen. Yine öyle olsun. Umutlar hiç tükenmesin.İnsan hayallerince, umutlarınca yaşar...
Necdet Arslan her konuda yazıyor. Konu yelpazesi geniş. Malzeme bulmakta zorlanmıyor. Kelime hazinesi zengin. Hayal gücü derseniz ufuklar ötesi. Fakat em çok da özlem ve sevda şiirleri bulaşıyor kalemine. Çok da yakışıyor. Kutlarım öğretmenimi içtenlikle.Sevgim, saygımla...
Bu şiir ile ilgili 4 tane yorum bulunmakta