Islak sisler tarlasından geçmekte nicedir gönlüm
Avuntuyla sinesine çekildi yaslı ve yorgun ruhum
Rüzgâr topladım ben yıllarca avuntu tepelerinden
Gecelerin utançlı ve kahırlı karelerine şiir yazdım
Karanlıkla seviştim, yokluğunda nice saatler kırdım
Aşkın dudak paylarıyla kandırıldıkça yandı bedenim
Hırçınlıkla tımarladım asi ruhumu, tenimde bir akrep
Kaç Eylül eskittim yüreğimde, gözyaşlarımda yalnızlık
Şu ölümler denizinde asırlardır ayrılıklar okşadı tenimi
Aydınlık eridi kabında, yıldızsız gecelerde çok ağladım
Yalıtılmamış mutlulukların kerevetli çadırında hicranlar
Çırılçıplak düşünüşlerin utanç rahlesinde ağlıyor insanlar
Anlamsız sözlerin ansız sağanağında ıslanıyor masumlar
Kilitlere vurmuşsun şerha yüreğini, çığlığında intizarlar
Sözlerim küle düştü yar, bedenimi gözlerinde yaksınlar
Vakitsiz kervanlar düşmüş sevda yoluna, rotası aşk mı ola!
Sevinçler yükledim bir bakışına, kabrimde versinler mola
Usumun kıblesine dön yönünü, beni aşkta kelamsız koma
Yalnızlık eski bir kahve telvesi, yokluğun eksik bir sofra
Gönlüme batıyor yokluğun, sensizlik ruhuma tanımsız rota
Kayıt Tarihi : 8.9.2015 11:48:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!