İzlenme öyküleri Şiiri - Cevat Çeştepe

kapının aralığından izliyorum, uyuyorsun
uyurken ne kadar da güzel gülümsüyorsun
şimdi bir kanadını senin, diğerini senin ellerini tutarak benim boyadığım
o kelebeği görüyorsun düşünde, biliyorum
ama ne güzel görüyorsun, anlıyor musun …

/… ay buluta girende ……

(henüz basılmamış rüya tabiri kitabından)
bir ışık denizinde ayaklarını ıslatıyor ise, labirentlerinde attığın her adımın
kanat simetrileri çoktan aşılmış, ara çizgileri buluşmuş demektir yıldızların
mutlaka çıkıp gelecektir en güzel yarın, bir prens gibi sırtında beyaz atının
dönenceler arasına uzatıp ayaklarını beklemektir, senin tek yapacağın.

*

iki adım arkandan izliyorum, yürüyorsun
yürürken saçlarını ne güzel savuruyorsun
şimdi bir göç sürüsünün altında, nefesimizi karıştırıp nefesimize ısındığımız
soğumaz iklimleri düşünüyorsun, biliyorum
ama ne güzel düşünüyorsun, anlıyor musun …

/ … geri dönsün kırlangıçlar ……

(şık bir mağazanın vitrinine yansıyanlardan)
güzel sokaklarında kendi dünyanın, üstüne düşürüyorsun Eiffel gölgesini
bütün palaslarında lavanta kokuları, konuk ederken yüreğinin şövalyesini
akıp gidiyor sularında öykülerin, oysa mavi bir çizgi bilirdin Seine nehrini
böyle taşar yağmuru bir gün, kaldırımlarında bulamazsın ayak izlerini.

*

kağıt-kalem önünde izliyorum, yazıyorsun
yazarken yüreğimde ne renkler açtırıyorsun
şimdi ilk aşk şiirimin satırbaşlarından başlayarak, sana heceli her duyguyu
gözlerimin içinde bana okuyorsun, biliyorum
ama ne güzel okuyorsun, anlıyor musun …

/ … bu öyküler o zaman ulaşır dalgalardan, bulutlara …….

(denizi hiç görmeyen bir çocuğun sayfasından)
o koku denizden, sesler martı kanatlarından, sabahın adı güverte telaşıdır
saçlardan bir tel bile karışıyorsa sakallara, onu taşıyan sevdanın rüzgarıdır
varsın her sözcük başka kalemle yazılsın, gökyüzü ile denizin rengi aynıdır
yani akıl almaz bir farklılık değil bu, yaşamın anlaşılamamış tarafıdır.