Bu dünya bir yalan, palavra değil,
Herşey bir hesaba, mizana bağlı,
Varlıklar morgdaki kadavra değil,
Görüp anlaması izana bağlı.
Boş yere uzanan, kısalan yoktur,
Nasibinden öte pay alan yoktur,
Bunca yiyiciden aç kalan yoktur,
Beslenme bir büyük kazana bağlı.
Denizleri çalıp götüren var mı?
Bulutları alıp götüren var mı?
Defineyi bulup götüren var mı?
Herşeyin en sonu hazana bağlı.
Herşey ölçülüdür, bunu bilesin,
Her alın yazılmış, bunu göresin,
Dinleyip türküden ibret alasın,
Türkümüz bir ulu ozana bağlı.
Vahanın, çöllerin sahibi mevcud,
Konuşan dillerin sahibi mevcud,
Rengarenk güllerin sahibi mevcud,
Çizgiler, yazılar yazana bağlı.
Taşların içine tohum koyulmuş,
Soylar yeryüzüne sağlam yayılmış,
Her kumun zarresi bir bir sayılmış,
Herşey her saniye gezene bağlı.
Doğru karşısında eğilen beller,
Harama değerken kuruyan eller,
Gerçeği görünce dolaşan diller
Feryadı, duayı sezene bağlı.
Barlıoğlu der ki; her matem, düğün,
Rastladığın herşey; her an gördüğün,
Zalimi önünde sonunda bir gün
Bastırıp, kahredip ezene bağlı.
(MÜHÜRLÜ KİLİT ismi altında toplanmış felsefi şiirlerden > 185-186/412)
İsmet BarlıoğluKayıt Tarihi : 5.6.2004 12:40:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!