Hayat...Öyle uzak ki kimi zamanlar..Öyle ağır, öyle kahredici ki..Yaşamak üzerinden değerlendirmiyorum hayatı.Hayat, nefes almak mesela...Sevmek, inanmak, birine sımsıkı sarılabilmek.Özgürce çıkabilmek gün ışığına...Yağmurda keyifle ıslanabilmek.İlla ki sevgilin olmamalı, bir dostuna iyi ki varsın demek..Paylaşmak belki de hayat.Kahkahalarından tut da gözyaşlarına kadar cömert olmak.Beraber uçup, aynı elektrik teline konan kuşlar kadar sıcak...Yıldızlar kadar parlak ama uzak..Yağmurla dolunun aynı anda yağması gibi.Emeklemeden koşmak gibi..Ya da ilk görüşte aşk gibi...
Kopan bağlar olmamalı hayat..Günü geçmiş sevdalar olmamalı.Unutulan dostluklar olmamalı.Severek ayrılanlar olmamalı...Kavgalar, savaşlar olmamalı..Rapunzelin saçları olmalı mesela hayat.Leyla''nın gözleri, Mecnun''un dağları olmalı..Pamuk Prenses''in beyaz atlı prensi olmalı hayat dediğimiz şey.Güneşin ışığı ve parlaklığı gibi, ağaçların serin gölgeleri gibi, kırların kardelenleri, kara bulutların yağmuru haber vermesi gibi ya da bir hastanenin doğumhanesinde ki bebekler gibi olmalı hayat.Öyle sıcak, mutlu, sapasağlam olmalı olacaksa hayat...
Bir doktorun ettiği yemin kadar sadık, nikah masasındaki imza kadar sonsuz olmalı.Bir gelinlik, hatta gelinlik ne ki kefen kadar beyaz olmalı...Böylesine yaşayabilmeli hayatı.Böylesine inanarak, umut ederek, paylaşarak duyguları, sımsıkı sarılarak bir sokak çocuğuna...Anlam katarak yaşamalıyız hayatı.Çünkü hayat sandığımızdan çok daha kısa...Dolu dolu yaşamalı.Uzaklıklara çare bulmalı...
İşte böyle yaşamalı hayatı..Böyle yaşamalı..!
ne ayıldım
ne ayılabilirim
ne ayılmak isterim
başım ağır
dizlerim parçalanmış
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta