Seni yazmak istiyorum bugün
Satır satır
Nereden başlayacağımı bilmeden
Hesapsızca
Yüreğimdeki resmini cizmek istiyorum boşluğa
Siyah beyaz
Seni anlatmak istiyorum
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Bir trafik...Giden de karşıdan gelen de her kilometreye,her yol çizgisine ötekinden kendine/kendinden ötekine notlar düşüyor.
Güzel şiir.Çok beğendim.
Kutluyorum Efendim.
Erdemle.
duyguların aktarımı çok güzeldi.
şiirdeki akıcılık bir nefeste okutuyor şiiri.
tebriklerimle şaire ve şiirine.
sevgi ve huzurla kalın efendim...
Şiiri yeniden okumanın hazzıyla kutluyorum değerli aşireyi..
Paylaşan değerli yüreğe teşekkür ederim. Tekrar okumak çok güzeldi. Saygılarımla.++
Özlem dolu güzel bir çalışma
beğeniyle okudum kutluyorum tebrikler
Canan hanım tam p. 10 ant
Sadece 'istemek' değil Canan hanım, bu şiirdeki haykırış, istemekten öte, 'hak ediş' olmuş bence...
Dilerim, her gönül, gönülden istediklerine kavuşsun...
Bu güzel şiirinizi ve sizi yürekten kutluyorum, Sevgimle, saygımla efendim,
Ünal Beşkese
gel-git'lerin dön-gel'lerin arasında aşkın üç duvar bir kapı odalık durumunun dört duvar bir pencere hapislik evrimini izliyoruz hep beraber şairin iç sesinden. yazmakla yazmayı devretmek arasında geçen tutarsızlık aslında sevdanın işi. zaten mantıklı bir aşk durumundan bahsetmek mantıksızlık olur. aşkın şiire yaptığı katkı bir intihara benzer. ipini çektikçe şair kendinin içi ölür ama şiir kurtulur. bu her zaman böyle olur. en azından benim düşüncem bu. şiir için teşekkürler.Canan Hanım'a saygılar
Buz kesen,mezar ettiğin gri duvarlar
Sararmış resimler dile gelsin
Şarkımız eşliğinde
Avaz avaz
Gidişini.....
Özlemin tavan yaptığı nokta, bir haykırış, yada çağrı. İçten ve canlı anlatım. Değerli şaire, tebrik eder, başarılarınızın devamını dilerim. Saygılarımla++
Yetemiyorum seni anlatmaya. Buz kesen, mezar ettiğin gri duvarlar anlatsın seni... Gidişini, seni benden söküp götürüşünü çığlık çığlığa, avaz avaz anlatsın.
Deprem bu. Çok etkilendim. Bir şiirim buna benzer bitiyordu. Belki ondan. 'Çok istiyorum sensizliği, sensiz beni' diye.
Kutluyorum bu şahane duyguların dile getirilmesini. Saygılar.
Sevgiliye özlem,bir tılsım ustalığı ile dizilmiş bu güzel ve duygu yüklü dizeleri coşturan ve bizlere zevkle okutan yüreği ve kalemi kutlarım...sevgiler..
Bu şiir ile ilgili 54 tane yorum bulunmakta