Bu ıstıraplı gülüşün kimden emanet çocuk?
Oysa dilinde korkusuz bir ıslık,
Göğsünde yankılanan bir çarpıntı ile dayanmıştın göz uçlarıma.
Yerçekimine karşı koyan düşlerine,
Gökkuşağına asılı kalan uçurtmalarına ne oldu? Denize çarpıp yankılanan sesini,
Karanlığı baştan başa yırtan bakışlarını nerede yitirdin?
Hangi harbin orta yerinde bıraktın sevincini,
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta