İşte Hayvanlar Nerde İnsanlar?

eskiler hep anlatıp durdu
hayvanları...
durmadan havlayanları
köpekler sadık hayvanlar
sadıktır hasta zamanlara
havlasalarda ısırmaz dediler
iti andık çomağı hazırladık bizde
dostluğuna ihanet edercesine

bize dostluğu anlatmadınız
ey atalar!
sevdiğine sadık kalmayı
hiç mi hiç akıl edemediniz?
silahlar icat ettiniz
mertliği sırtından bıcakladınız siz
yoksa hayvan olan biz miyiz?

karıncaları örnek verdiniz
emekle ilgili tüm sözlerinizde
çalışkan hayvanlardır
yuvalarına aşk taşır
cırcır böceğine düşman ettiniz

bize emekten bahsetmediniz hiç
alın terinin tuzlu olduğunu
yarılan ekmeğin onurunu
doyurduğunu tüm hüzünlerimizi
anlatmadınız
karınca yuvasına insanlığını taşırken
ya siz?
yoksa hayvan olan biz miyiz?

leylekler getirdi bizi dünyaya
sizin hiç mi suçunuz yok
bu oyunda..
onlar göç ettiler durmadan
iyiyi aradılar kötüye inat

siz bizi doğurduğunuzu bile
inkar ettiniz beyaz yalanlarla
sürgünlere yol ettiniz ayaklarımızı
uçmasını öğretmediniz bize
ayaklarımız üzerinde durmayı
ve yıkılmamayı her ölüm ardından
ah siz?
yoksa hayvan olan biz miyiz?

kelebekler bir günlük yaşar
bir ömür kadar
tırtılın sevdasını masal ettiniz
anlattınız
ve bizi ağlattınız
çok şaşırdık bu işe
bi bildikleri var dedik
sustuk

yaşamı anlatmadınız bize
nasıl aşık olunur
nasıl sevilir mecnun misali
hiç bahsetmediniz
kabuk bağlarda iyileşir
yaralarınız yaşlanınırız
inanki demediniz
vah siz?
yoksa hayvan olan biz miyiz?

denize düşen yılana sarılır
öyle uygun görmüştünüz
zehrini damıtır yalan
yılan yalandan korkmadı
uzun ince yol aldı sadece
yılmadı
yılan sizdiniz

yüzmeyi öğretseydiniz keşke
düştüğümüz denizlerde
umuda sarılırdık
iki elimiz havada asılırken
son nefesimizde
kötülüğü boğardık iyinin şerefine
neden siz?
yoksa hayvan olan biz miyiz?

kurtla kuzuyu dost edeminiz
hiç bir masalda
yoksa siz marifetsiz miydiniz?
kediyle fare
neyi paylaşadılar ki?
hep bunları anlattınız bize
ayı balı sever
fare peyniri
kedi eti
anlattığınız öyküleri kim yedi?

aşk nasıl yaşanır?
nasıl öpülür sevgilinin dudakları
boğulurcasına nefessiz
nasıl saygı duyulur
saymayı bilmeden insanları
nasıl gülünür öğretmediniz
nasıl ağlanr?
hep tavuk mu yumurtadan çıkar?
yumurta mı tavuktan?
onun tartışmasını yaptınız
astınız kestiniz yediniz
yok mu başka marifetiniz?

kaç kediye merhaba dediniz?
güne başlarken
kaç deve ile birlikte ağladınız
kaç karıncanın yükünü
taşıdığınız hayrına...
kaç kuşun gagasına
taze bir öpücük kondurdunuz?

işte hayvanlar
burdalar bütün marifetleri ile
işte ipte yürüyen maymun
siz ise hep üç maymunu oynadınız
sustunuz
görmediniz
duymadınız

işte siz?
yoksa hayvan olan biz miyiz?