İşte gidiyorum bende, saramadığım onca şeyi bırakarak hem de. Kaldırıp ton ton acıları yüreğimden atarak, hayalin bin bir türlü ilüzyonuna kanmışlığımı da bırakarak, taze ve sevimli gülücüğüne aldanmışlığımı da yanıma alarak gidiyorum geleceğime…Gitmeleri seviyorum ben, kalmalar buruk kalıyor gelmelere gitmenin yanında…Gitmeleri seviyorum ben yalnızlığım dağılıyor gidince. Oysa hep kalayım istemiştim. Tertemiz bir geçmişin aynasında yüz mumluk aydın geleceklere yürümeye birikmek için hep kalayım istemiştim düzgün söylemlerinde yaşamın. Kaldırıp ömrümü taşırasıya doldursalar da tüm güzel günlerin içlerine gitmek farz olmuş artık. Bileti kesilmiş bu yolculuğun…
İşte gidiyorum ben de tüm çelişkileri ve ikilemleri yakarak, asmadan kulak tüm kahpeliklere, kalpazanları ve dalkavukları hatta tüm yamuk fikirlileri de silerek hayatımdan gidiyorum. Saldırasıya üstüme gelse de aniden geçmişin cam kırıkları, patlamış balonlarımı alıp çocukluğumdan kalan, dudağımda o yanık türkünün ıslığı “ İşte gidiyorum çeşmi siyahım, ayağıma cennet kiralasalar da.”
Verimli çağlarında ciğerlerine toz depolamış bir ömürden arta kalan aklaşmış saçlarımı da alıp yanıma kışlalarda kışlamaya gidiyorum…
Tüm sevdiğim anılarım yok artık, tüm sevdiğim kadınların adı gurbet olsun...
Kayıt Tarihi : 3.10.2006 03:21:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (2)