İstanbul ile Neden Evlendim

29 Mayıs 1999 tarihinde İstanbul'da toyum oldu. Nikahım eşimle kıyıldı toyum İstanbul ile oldu. Bu sırda ibretin bir parçası böyle oldu.

O toy neyin toyu idi?

29 Mayıs 1453 tarihinde Türk'ü yeniden kim doğurdu?

İstanbul

O İstanbul doğudan zulmü bitirmek için sefere çıkan bir yaralı bir çocuğu yine Türklük adına o gün doğurdu

Bizim doğuda nüfus kimlikleri o yıllarda bugün ki gibi anında çıkmıyordu

Anama sordum ana ben ne zaman doğdum?

Ne bileyim oğlum Mayıs ayında

Hangi gündü?

Yazlık evi yaptığımız gün dedi

Karnımda sen kucağımda taş taşıyordum seninle yaşıt olan evimizi yuvamızı yapmak için dedi hangi gün olduğunu o şartlarda unuttum

Dedem ve babamda nüfus kaydımı unutmuşlardı

Sonra ilmi sırra vakıf olduğumu anladığım gün kozmik hafızadan aldığım akaşik kayıtlar 19 Mayıs 1970 tarihinde doğdun dedi

19 Mayıs 1919 tarihinde İstanbul'da bir gemi ile Samsun'a çıkan beyin savaşları komutanı Türk'ü Anadolu da yeniden Atatürk'ü doğurdu

19 Mayıs 2015 tarihinde gemi kılıklı kitabına şunları yazdı

"Bir gemi daha kalkacak Anadolu'dan
Yerini bir yaratanın bir de Türklerin bildiği yerden" diye yazdıktan sonra

Bu bir sırdır çözün diye zulme bir soru sordu

Onlar daha da azacak kendi sonlarını kendileri hileyle getireceklerdi çünkü

Atam Nuh tufanı Anadolu da yaşattı

İstanbul boğazı o gün Anadolu'yu kirlerinden yıkamak için açıldı

Marmara denizi Türk yurdunun midesi oldu

Çanakkale boğazından Türkler dünyaya açıldı

Kim demiş Türkler denizci değil diye

Atam Nuh gemisine insandan çok hayvan türü alarak zulme son vermek için gemisini Anadolu da yüzdürmedi mi?

Fatih Sultan Mehmet gemisini karadan İstanbul da yürütmedi mi?

O ne güzel bir komutan diyenler din adına atamı çalmaya kalkmadı mı?

19 Mayıs 1919 tarihinde Mustafa Kemal ve 18 silah arkadaşları ile Atatürk olmak için Anadolu'ya çıkarak Türk'ü Anadolu da yeniden doğmasını ve sonsuzluğun devleti Türk devleti olduğunu bütün dünyaya hatırlatmadı mı?

19 Mayıs 1970 tarihinde doğan ilk yarasını (kimlikte 1971 yazdırılmış) 9 yaşında 12 Eylül 1980 tarihinde aldıktan sonra batıdan gelen zulmü bitirmek için batıya İstanbul'a sefere çıkan o ilmi sırrı bir yaşam harcayarak sırtında taşıyan çocuk

21 Aralık 2015 tarihinde en uzun ve siyah gecede kitap kılıklı gemisi ile sosyal medya denen şer denizine indi.

Kalem, kelam, cesaret ve selam duran dört büyük Türk imdadına yetişti

Mahser tufanı İstanbul da Anadolu da susuz bir denizde yaşattı birinin canının ibretin bir parçası olarak aldı
diğerlerinin kalpleri yaratanın azabı ile karartıldı canlı ölülere döndürüldü

Bu tufanı yaşatan Türk kimdi diye sordular

Türk'ün tarihine bakın orada görürsünüz dedi

Yer yine İstanbul'du, yer yine Anadolu'nun her yeriydi bu sahnede yine bir zulüm yaşanıyordu ve tufan bir ibret ile yine bir Türk'ü sahneye çıkardı.

Bir Türk sürekli uyanık olur günü geldiğinde bütün Türkleri uyandırır.

Bir Türk dünyaya bedel, bütün dünya bir Türke bedeldi.

Türk'ün karşısına onunla mertçe döğüşebilecek kendisi gibi mert bir düşman hiçbir zaman çıkmadı.