Uçuşur kubbelerden avlulara kuşlar
Ulu çınarlar yaprak dökmüş kuşlar ki nerde kışlar
Güneş batar efsaneleşir İstanbul’un surları
Rüzgâr anlatsın savrulan yapraklar gibi asırları
İstanbul şehri böyle binlerce sonbahar görmüştür
Her renk anaforlaşıp sihri bir saltanat sürmüştür
Deniz bulutlarla kaynaşıp yapraklarla oynaşır
Her şey yerli yerinde; havuz başında servi
Bir dolap gıcırdıyor uzaklarda durmadan
Eşya fışkırmış gibi tılsımlı bir uykudan,
Sarmaşıklar ve böcek sesleri sarmış evi.
Her şey yerli yerinde; masa, sürahi, bardak,
Devamını Oku
Bir dolap gıcırdıyor uzaklarda durmadan
Eşya fışkırmış gibi tılsımlı bir uykudan,
Sarmaşıklar ve böcek sesleri sarmış evi.
Her şey yerli yerinde; masa, sürahi, bardak,