Issızlığın kahvehanesinde içilir kaktüs
Mahşeri yürüyüşe sürükler sam yeli
Düşerse omuzlara karanlığın küfesi
Büyüdükçe büyür serap,küçüldükçe küçülürsün
Yıldırımlar düşse de çöl denizine
Değmez kumula yagmur damlası
Kaplar bedenini sarı bir ışık
Dudaklarına çarpar çölün mevsim teri
Çölde uzar gece,geceyi tütsüler düş
Her kum tanesi kırık ayna parçası
Her parcada aşk,her yansımada sen
Ay yüzüne düşer gönül rengi
Arar susuz sevdam bakışında vaha
Zemheride yaşanır çöl mevsimi
Düşer siyah bir gül
Döner gönül bağın dönersin gül bozumuna
Saklarım seni,sakladım gölgesi vurmayan zamana
Filizlendi umut el dememiş çeyiz sandıklarda
Uyandırdı şahin çığlıkları uyandı gün
Gördüm güvercin kanadında aşkın mavisini
Uçurdum şiirleri sonsuzluğa
Döküldü gözlerime okunmamış mektuplar
Döndü çöl döndü sevginin yeşiline
Zaman fetih zamanı kazandı aşk
Kuşandı bedevi atlılarım zafer kuşağını
Kayıt Tarihi : 31.5.2007 00:17:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (9)