ilk kez
ay ışığında düşledim seni,
ay ne güzel oldu
gece ne güzel oldu
sen ne güzel oldun...
incir ağacı çıkmış
tam da giriş kapısına yakın
duvar dibinde
baykuşlar bile tedirgin
bu
terkedilmişlikten
benim
kimine göre sıradan
ama büyük ütopyalarım;
özgürlüğüm,
eşit işe eşit ücretim,
su verdin mi
sardunyalara bu sabah? ...
kuşun yemini
kedinin mamasını verdin mi? ..
ve eşini
senin en büyük kederin
o seni kahreden
unutulmuşluğun...
son bir kez daha denemelisin
bir yerlerde bıraktığın
Biliyorum
Seni bana Tanrı gönderdi
Tanrı
Galiba beni ödüllendirdi
ben artık buralardan gidiyorum,
nereye?
diye sorma...
çünkü seni de götürüyorum....
Geç mi kaldım? ..
Yoksa sen mi gizliydin
Bir yaprağında
Bahar dalının,
Oysa seninle
Akşamüstleri
Yaşanmış yanlışların pişmanlığı
Özlenen yitirilmiş yakınların uzaklığıdır
Akşamüstleri
Yavaşlatılamayan bir ömrün tutulamaz akışı
“sen olmasan hayatımda
ne değişir ki? ”
diyorsun...
...bilmiyorum, bilemiyorum...
bildiğimse
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!