İç yüzümü görmesinler
Kapıyı kapat üstüme
Beni kötü bilmesinler
Perdeyi kapat üstüme
Fena halde içim yanar
Sonu gelmez dediğimiz bu ömür
Tükenir giderde sana söylemez
Saçlarının rengi sanki bir kömür
Beyazlanır gider sana söylemez
Ecel kapımızı çalıpta gitti
Şehadet şerbeti nasibin oldu
Ebedi hayata göçtün be Muğdet
Halin inkar etme muradın oldu
İsmail misali teslimdin Muğdet
Tabutun üstünde kırmızı bayrak
Unutmuş bu millet selam vermeyi
Zay olmuş ecdadın bütün emeği
Helal mı, haram mı bilmem yemeği
Helali unutmuş bizim bu millet
Camiden çıkıyor başı önünde
Sana şiir yazsam kalemler yetmez
Erciş’e yaptığın çok güzel Hocam
Lisanlar lal olur bülbüller ötmez
Allah susturmasın hiç seni hocam
Hakkın ödenmez ki çoktur emeğin
Ey derdime derman olan
Ey ömrüme ferman olan
Beni benden bir an alan
Senin sevgin değilmidir
Sevginle ateş söndürdün
Yokluktan anlamaz şimdiki gençler
Her isteğim olsun söyler babaya
Fakirlik yoksulluk bilmez’ki gençler
Her isteğim olsun söyler babaya
Yokluğu biz gördük derdi biz çektik
Örenenin hem çayını suyunu
Değişirmi hiç Ercişli huyunu
Geceleri davul zurna toyunu
Kaç yıl geçse inan ki ben unutmam
Tandırın başında ayran aşını
İçime ateşi attın bu ara
Yüreğime çöktü kötürüm yara
Dua edin gidem ben nazlı yara
Bu aralar sana yandım efendim
Sevgi nedir para ile satılmaz
Seven insan bir köşeye atılmaz
Soğuk yerde ayazlarda yatılmaz
Yanıma gel ilaç ol sen yarama
Seni sevdim hiç haberin olmadan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!