İsmail Recep Nur Şiirleri - Şair İsmail ...

Bakıyorsun gözlerimin, içerisine sevgilim,
Duymak istiyorsun benden,hak ettiğin cümleleri,
Ahhh sinemi yarıp baksan, yüreğimdeki kelimeleri
İçimdeki çığlıkları,duysan da kurtarsan beni..

Bir kelime yazsam sana, sen bin mâna anlasan,

Bir zamanlar muhtaçdım varlığına aşkına
Yanımda ışığımdın,kapkaranlık dünyamda,
Nerde idin o zamanlar,niye şimdi burdasın,
Alıştım yokluğuna varlığını eller alsın..

Sevdim seni yıllarca bir selamı çok gördün,

Korkma endişelenme gizlenme benden beyhude
Sormamı istemezsin sormam artık hatrını,
İlerlesin geceler,sensizlik binse de kalbime
Gömerim Hasretini içime, sormam artık hatrını

Sevmeyi bilmezsin anlamazsın sevilmekten,

Ne çok merak ediyorum,bir bilsen hayatını,
Hangi tahta sultan oldun, hangi bülbüle gülistan,
Artık mahşere kaldı derken, tekrar görmek yüzünü,
Hangi bağa gül oldun, hangi cennete Vildan..

Yoksa kırdı mı hayat seni, düşürüp kadir bilmeze,

Seni seven benim, benim sultanım,
Beni el alemle emsal eyleme
Çehreni dönderip yüzün ekşitme
El yerine koyup nazar eyleme

Ben seni severim inan yürekten

ALSANCAK

Kolay mı çekilir bir göndere bir sancak,
İnerse anlaşılır anlattığı kıymet ancak,
Şerefsiz şerefini bilmez,Şerefden ne anlayacak,
Avradının tumanı sanır,bir inip birde çıkacak.

ALYAZMALIM
Adın gibi al olasın,sümbüllerde dal olasın,
Leylaklar dostun olsun,Cennet bağı otağın,
Yaklaşmasın yanına,kaderin elem yüzü,
Arayıp seni bulsun,hayallerinin her türlüsü,
Zillet senden uzak olsun,izzetle anılsın adın,

Açtım sana içimi gör dedim yalnızlığımı,
Aç kulağını dinle, içimdeki çığlıkları,
Başka bir şey istemem,beklemem doldurmanı,
Dokunma acıtıyor içimdeki o cam kırıkları.

Bir ömür geldi geçti yaşlandık genç olmadan,

Gözlerimin önünde bir film şeridi gibi,
Geçti o koca yıllar,Sanki bir saniye gibi,
Hepisi asırdı oysa,yaşanılan sıkıntılar,
Şimdi bir kaç saniye,aşılamayan o dağlar..

Zaman içinde zaman içinde yaşanılan,

Koydular bir sandığa aldılar baş üstüne,
Taşıdılar bir yerlere,demediler şuraya diye,
Gözlerim hala yolda,Bekliyorum usanmadan,
Çok mu sevdin dostlarını; gelmiyorsun geri baba,

Düğümlendi boğazıma sen giderken bir hıçkırık,