bahar dersin yeşil yapraklar solar
kuyulardan su değil katran dolar
gün gelir saçını başını yolar
senin de hakkından gelinir felek
haklıyken alnına kara çalınır
sararan yapraklarla beraber
soldu bizim gençliğimiz
peş peşe geçti sensiz seneler
türkler içinde en sevdiğimiz
rüzgar gibi estin geçtin
bir zamanlar yandığım gözlerin
şimdi bakınca neden üşürüm
rengi sarıya çalar resimlerin
bahar görmeden içten içe çürürüm
..
aklına gelirsem zaman zaman
gülüştüğümüz günleri düşün
az da olsa özlüyor insan
bölüştüğümüz simidi düşün
kısa kara saçların kömür
ekim sonu sarı yaprak
bir varmış bir yokmuş masal
mazinin üstünde toprak
mezar taşı kalbine misal
uzak değil hatta dündü
süt yanığı kokusu geldi birden
odam çocukluğumla doldu taştı
yağmur başladı şehirde inceden
kalbimde sevinçten akan yaştı
rengarenk karanfiller mevsim nisan
köye muhtar olunca
yaptığım ilk icraat
velespit kullanmayı yasaklamaktı
çünkü ey cemaat
küçük ahmetin ayakları
kamyon altında kalmıştı
senin sayende sevdim ben bu şehri
sanma sakın surlarına parklarına kandım
geceler ölüm gibi soğuk zemheri
kaşına gözüne değil nuruna kandım
herkese bal benim payıma zift
yok ki şikayet edeceğim merci
her işim çetrefil her işim grift
hayat ellere güzel bana zenci
gelene geçene pınarlar sebil
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!