İslam Bana Öğretti...

Hatip Hüsnü Karagöz
120

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

İslam Bana Öğretti...

Gel biraz konuşalım seninle istiyorsan,
Ne diyeceğim hele bir dinle istiyorsan.
İslamiyet hakkında ne biliyorsun bilmem,
Veya hakkında ne bilmek istiyorsun bilmem.
O, bana ne öğretti, onu anlatacağım,
Ön yargım olmayacak taraf tutmayacağım.
Ben sana New Age'ci teyzeler gibi aşka
Davet etmeyeceğim, diyeceğim bambaşka.
İşte aşk, işte huzur, burda demeyeceğim,
Misyoner gibi haltlar asla yemeyeceğim.
Bir kaynaktan her insan istediğini alır,
Pratiğe döker ve belki biraz da kalır.
İşte sana bunlardan bahsedeceğim biraz,
Sen sanma ki İslam'dan aldığım bu kadar az.
Soracak olursan ki neyi öğretti sana?
Korkmamayı öğretti her şeyden önce bana.
Ne gelecek, ne ölüm, korkutmaz oldu beni,
Bir ebedi hayatı ve tevekkül etmemi
Öğretti, en merkeze aldığımda Allah'ı,
Hayatımdan çıkarttı müstekbiri ilahı.
Eğer dünyaya ait bir şey merkezde ise
Ne felaket bir şeymiş, bu ne menem bir şeyse...
İsyankar olmamayı, nefretten sakınmayı,
İçin dışın bir olup ciddiyet takınmayı,
Öğretti bana İslam, sık sık vurgulayarak,
Cesur olup yine de temkinli davranarak;
Yaşamayı öğretti, cesareti bilgiden
Almamı tembih etti bilip üstüne giden
Olmamı sıkıladı, kuru cesaret değil,
Bilgin olsun öğren her şeyi ön yargısız bil...
Kalabalıkların ne kadar cahilliğini,
Milyarlarca insanın kör ve gafilliğini
Öğretti bana İslam, değilse, olur muydu?
Akla gelmez mi insan, tanrı doğurur muydu?
Bunlar bir de tutarlı din diye geçinirler,
Bir başkası insanla tanrı güreştirirler...
İneğe tapanlara bir şey diyemiyorum,
Birçoğuna artık pes demek en iyi yorum...
İslam bana benim de ne cahil olduğumu
Öğretti bana dünyada neyi bulduğumu.
Sordu, mutlu muydum ki, oyuncaklarım ile,
Elimdekiler neyse olacaklarım ile...
Bir gayesi yok ise hiç bir anlamı yoktu,
Mirasçı rahatından başka değeri yoktu.
Bir ideal uğruna kazanırsam anlamlı,
Onları o uğurda ki harcarsam anlamlı.
Bilginim diye geçinen cahilleri öğretti,
Her iki dünyadan da gafilleri öğretti.
Öyleleri vardı ki inanmıyordu O'na,
Daha da garibiyse inanıyordu O'na,
Fakat inanmayanlar gibi hayatı vardı,
İslam'ı tek ahlakla sınırlandırmışlardı.
Gafildiler Allah onlara neyi diyordu,
Kendisi din uydurmuş ve ahkam kesiyordu...
İslam bana insanın ölümlü olduğunu,
Aslında kainatın da sonu olduğunu,
Birçok insanın kendine tanrı bulduğunu,
Yaratana değil de ona kul olduğunu
Öğretti İslam bana, hem de beni sarsarak,
Tekrar tekrar üstünde azametle durarak...
Yaratılmış her şeyde elbet bir kusur vardı,
Kusursuz olan bir tek yaratan Allah vardı.
Böylece övülmeye tek değer Allah vardır,
Aslında fikretse herkes anlayacaklardır...
Yanlış bir insandan da doğru çıkabilirdi,
Veyahut doğru biri yanlış bilebilirdi.
Doğru bildiğim çok şey yanlış olabilirdi,
Yanlış bildiğim çok şey doğru olabilirdi.
Bunları birer birer öğretti İslam bana,
Yani, ön yargıları, atmalıydım bir yana.
Hem kendi benliğimle, hem de dış dünya ile,
Birlikte kötülüğe sahip potansiyele
Olduğumu öğretti, bana İslam zamanla,
Dikkat etmem gerekti her zaman hayatıma...
Hem Allah'tan korkmayı, hem de onu sevmeyi,
Yani sevdiklerine içten değer vermeyi...
Korkmalıyım sevdiğim birinden korkar gibi,
Nasıl korkulmazdı ki kainatın sahibi?
O olmadan içimin çok bomboş olduğunu,
O olmazsa hayatı çok bomboş bulduğumu
Öğrendim ben İslam'la, O'nsuz şaşkınlığımı,
O yoksa ben dünyada neden dolaştığı
Anlayamazdım asla, çünkü anlamı yoktu,
Halbuki yarattığı ne kadar fazla çoktu...
İnsanlar benim gibi ne kadar nankördüler,
Her şey aşikar iken ne kadar da kördüler,
İhtiyacım değil de, istekler sınırsızdı,
İslam olmazsa insan ne kadar da arsızdı...
Hakikatin talibi ne kadar az, çok azdı,
Manasız insan sanki güdülecek bir kazdı...
Benciliğin bir ayıp, kibrinse soytarılık,
Olduğunu öğretti bir ara bir aralık...
Fıtratı emrediyordu İslam tam olarak,
İnsanlar anlamıyordu hafife alarak,
Kendi küçük beyniyle bir şeyler yapıyordu,
Ayrı bir dünya kurup fıtrattan sapıyordu...
Hayvani dürtülerim vardı onu öğretti,
Hakimsem ancak insan olduğumu öğretti.
Yarış diyordu ancak hayırlarda yarışın,
Dilsiz şeytan olmayın gerekirse karışın
Diyordu yine sık sık uyarıyordu beni,
Burdan öbür dünyaya iyiylikle gitmemi
Söyledi yine bana, bura sahip çıkmamı,
Dünyaya ahret kadar yine sahip çıkmamı;
Ama amaç değil de bir araç olduğunu,
Sıkı tembihliyordu sahiplen diyor onu...
Sabretmeyi öğretti, en güçlü silah dedi,
Elinden geleni yap Allah'a güven dedi.
Mücadeleyi asla bırakmamalıydım ben,
İşlerimde rızasını aramalıydım ben.
Çıkart diyordu bir de güzelliğin tadını,
Helal olan ne varsa, ye her şeyin tadını
Al diyordu dünyada, her şeyde nasibin var,
Yeter ki yasaklanmış bir haram olmasınlar...
İlim Çin'de de olsa gidip bulmam gerekti,
Her işimde bir lider öncü olmam gerekti.
Öğretti bana şirki ne çirkin olduğunu,
Dikkat etmeyen herkes içinde olduğunu...
Allah'ın hiç birşeye benzemez olduğunu,
İnsanın doğru yolu Resül'le bulduğunu
Öğretti hayatımı düzeltti hem çok güzel,
Onun ile hayatım şimdi çok daha özel...
En korktuğum ölümdü artık hiç korkmuyorum,
Aklıma gelse gülüp türkü tutturuyorum.
Aslında daha çok da bu kadarı yeterli,
Birkaç numune yeter başka neyi demeli?
İşte bunlar İslam'ın bana verdiği şeyler,
Neylerse güzel eyler, bakalım Rab'bim neyler...

Hatip Hüsnü Karagöz
Kayıt Tarihi : 11.6.2016 22:37:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Hatip Hüsnü Karagöz