ekmeğimi alın terime bandırdığımdan beri
hiç aç kalmadım inanasın
saçlarıma ay ışığı dolanır
sen gün ışığı sanırsın.
yani Bacım benim hikayem
kar yağar beyazlarsın
önce ellerini cebine koyar
yoksa üfler de ısınırsın.
yani Bacım;
iki heceye sığan öğüt
tırnak arasına sıkışır da can çekişir!
benim bütün gençliğimi adadığım
bu dev sesli şiir,
bu namus yüklü tren
kırık bir kevgirden geçirilir de
kurşuna dizilir.
yani Bacım;
bütün buz tutan bacaların altında
umut ısırılır bayat ekmeklerin küfüyle
ve hiç bir zaman sıcak süt nemlendirmemiştir dudaklarını yetimlerin..
esrik yağmurlarını bir bıçak gibi düşüren
ve ölümü çok yakınla, aşırı uzak görünen
gergin bir gök yüzünde yitirilmiştir zaman
ve hiç bir zaman
yarım kalmamıştır duam.
gel gör ki;
yarım asıra sığdırılan bir gelecek
asla gelmeyecek!
tutsak hürriyet aşığı gibi
pas tutmuş demirlerde direncimiz çürüyecek
yani Bacım ekmeğimize kan bulaşmayacak diyedir
isyan gibi ışıldayan şiirlerimiz
oysa isyan gözlerimizde dahi görünmeyecek
bilesiniz..
yani Bacım;
sevinç dilimidir gözlerimizde ki
yıldız bolluğuna bereket
geceye hikmettir avuç içlerimizde ki.
mirasçısı değiliz dünyanın
sırtına kalınca giyinen hamal gibi taşıyıcısıyız fedakarlığın
ve eşitliğin ve korugan zaferin,
gür duran barışın..
ve sarışın bir güneşin sabahıyız
ayık uyuyan devin nasır tutmuş ellerinde ki
övgülü alkışıyız.
yani Bacım aşığız,
sevdalıyız tepeden tırnağa
bir kızın gözlerinde asılı
ve dimdik sancılı adamlarız.
bütün ucube bilindik sokakların
kirli kaldırımlarında çamurlu ayak izi vardır
çünkü belleri kırılmış,
alın teri ağırlığınca dahi
evlerine ekmek götüremeyen adamların namuslu sevdasıdır
bu aşınan kaldırım üstleri
her kızıl şafakta gel gitlerle tıkanan
bir yol kenarı handır
bu kaldırım büstleri.
inanamazsın çirkinliğine kahrımın
canıma tak etmiş bir katliamın
kara gölgesidir bilinmedik acılar
ve yorgunluğuyla ölü
dargınlığıyla dip diri
asılı duruyor gibi kahramanlar!
böyle bir gerçeğe göz yummak
iç acıtıyor!
velhasıl;
yaşamak gibi zehir
ölmek gibi aşk bize kalıyor.
yani Bacım;
iki yürek bir avuca sığmıyor
sığmadığı gibi
bir bahara bir ömür
yani Bacım
dikenler kurşunlanır
çiçekler ölür.
ekmeğimi alın terime bandırdığımdan beri
boynum hiç eğilmedi
yüreğimde baharlar filiz tuttu
bunu kışlarımda bilmedi.
yani Bacım adam yüreklidir benim aydınlığım
güneş saçından tel kopmuş sanırsın
yitirme gözlerini yalan yanlış aydınlığa
karanlığa saplanırsın...
24.01.2006
Erdal TaşköprüKayıt Tarihi : 14.12.2008 12:03:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!