Hiç imkânsızı düşlediniz mi? Ya da kaçınız soyundan arındırıp yaşamı bir uçurtmanın ardına takıldı? İmkânsız var mı? Sıradanlığın sıra dışılığa dönüşmesinde ki çizgi ne?
Tüm gerçekleri yerle yek eden belki hiç birimizin farkına varamadığı düşlerimiz az sonra anlatacaklarım, yaşanmamışların tamamının kanıtı.
Otuzlarında bir iş kadını, öykünün kahramanlarından biri. Bir bankada üst düzey yöneticilik yapan hayatı o iş temposunun sınırlarıyla daraltılmış, bir günü diğerinden ayırt edilmeyecek olağanlıkta bir iş kadını.
Lise yıllarında yeteneğini keşfetmiş öyle ki parmakla gösterilen bir öğrenci olmuş, üniversite sınavında dereceye girip özel bir üniversitenin işletme bölümüne burslu yerleşmiş, mükemmel bir eğitimin ardından yine burslu yurt dışında mastır yapmış ardından zaten seneler önce hazır olan bankaya üst düzey yönetici olarak yerleşmiş bir iş kadını kahramanımız.
Akşam gelse derdin hep; geldi bile Akşam; bak, işte:
Bütün kenti kapkara örtüsüyle sarar karanlık,
Kimine kaygı salmış, kimineyse mut getirmiş de.
Ölümlü kalabalık, dışardaki pis kalabalık
ADININ TAM TERSİ İSİMLİ ÖYKÜ BU... HEMDE TÜM YARATILMIŞIN ADININ YAZILDIĞI...KUTLUYORUM, SEVGİ VE SAYGIMLA
kaf dağının ardı bu olmalı, etiketlerin, kolların bacakların, gözlerin olmadığı biryer ki cennetim: çünkü HİÇBİR ŞEYDEN ÇEKMEDİN, ÖNYAGIDAN ÇEKTİĞİMİ!!!
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta