Cinayetle yoğrulmuştu özüm
Ne kadar soyunsam da günahlarımdan
Zemzemlerle arınsam da ruhuma bulaşan
İhanetlerden,
Hep suçluydum yüreğinde...
Hep aynı kelamı zikrederdi
Dilim, kalemim...
Zira dervişin fikriydi zikrettiği.
Fikrim de, zikrim de sendin.
Oysa ki hiç işlemediğim suçların
Veresiyesiydi ömrüm avuçlarında
Bir damla suyun faiziydi
Aldığım her nefes.
Hayal kırıklıkları yağıyordu ağır ağır saçlarıma.
Muhalif hüzünler eşliğinde
İçimde sebepsiz muson yağmurları...
Bir hüzünden diğerine
Sefer halinde yüreğim.
Sebepsiz bir iç göç hazırlığı
Gözyaşlarımda.
Kesif bir ayrılık kokusu havada.
Kendime iltica edişimsin aslında.
Kendimden sınırdışı edilişim bu sebepten her defasında.
Sense bir muammasın yüreğimin ayazında
Ya da muallak bir resim bakışlarımda.
Ziyan edilmiş bir sevda taşıyorsun avuçlarında.
Oysa öyle derin anlamlar var ki hala bakışlarında.
Yüreğini yakan bir aşkın izleri var hala gözlerinde
Ve hala öyle öpülesi ki alnın...
Bense deruni bir sessizliğe gömülmüş
Cesedime ağıtlar biriktiriyorum.
Gözyaşlarımla yıkıyorum bedenimi, ruhumu...
Hayalini işliyorum gözümün görebildiği her yere.
Hiç aklanamasam da;
Damarlarımda dolaşan ihanetin,
Çamuruma bulaşan cinayetin
Suçlusu olsam da nazarında
Sen kaleminle yeni sınırlar çizerken aramıza
Yüreğim tüm sınırları yıkma çabasında.
Kayıt Tarihi : 5.5.2009 13:58:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!