İsim
Uykum geldi araba sürerken ve yolun kenarındaki ağaçların altına çektim arabayı. Arka koltuğa kıvrılıp uyudum. Ne kadar zaman? Saatler. Karanlık inmişti ben uyanmadan önce.
Birdenbire uyandım ve nerede olduğumu veya kim olduğumu bilemedim. Büsbütün uyanığım, fakat faydası yok bunun. Neredeyim ben? KİMİM ben? Arabanın arka koltuğunda uyanan biriyim ben, dönenip duruyorum orada panik içinde çuval içindeki bir kedi misali. Kimim ben?
Sonunda geri dönüyor hayatım. İsmim bir melek gibi ulaşıyor bana. Duvarların dışında bir trompet sinyali duyulur (Leonora-uvertüründe gibi) ve kurtaran adımlar haddinden fazla uzun merdivenlerden aşağıya iner hızlı hızlı. Bu benim! Bu benim!
Fakat unutmak mümkün değil o unutuş cehennemindeki on beş saniyelik savaşı, ki birkaç metre ötede o ana yolda trafik kayıp gidiyordu yanımdan, yanan farlarla.
[”KARANLIKTA GÖRME”den (1970)]
Tomas Tranströmer (1931-2015, İsveç)
Çeviren: İsmail Haydar Aksoy
Kayıt Tarihi : 12.12.2019 15:42:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
NAMNET Jag blir sömnig under bilfärden och kör in under träden vid sidan av vägen. Rullar ihop mig i baksätet och sover. Hur länge? Timmar. Mörkret hann falla. Plötsligt är jag vaken och känner inte igen mig. Klarvaken, men det hjälper inte. Var är jag? VEM är jag? Jag är nånting som vaknar i ett baksäte, snor omkring i panik som en katt i en säck. Vem? Äntligen kommer mitt liv tillbaka. Mitt namn kommer som en ängel. Utanför murarna blåser en trumpetsignal (som i Leonorauvertyren) och de räddande stegen kommer snabbt snabbt nerför den alltför långa trappan. Det är jag! Det är jag! Men omöjligt att glömma de femton sekunders kamp i glömskans helvete, några meter från stora vägen där trafiken glider förbi med påslagna ljus.
![İsmail Aksoy](https://www.antoloji.com/i/siir/2019/12/12/isim-18.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!