Bir zamanlar biliyorduk —
ama unuttuk.
Kendini maddeye örten ışık,
uykuda rüya gördü
ve adına dünya dedi.
Küllerin altında kıvılcım,
bedenin içinde yankı —
ruhun eski adını fısıldar:
“Hatırla…”
Zaman, unutuşun oyunu;
mekân, perde.
Ama her şeyin kalbinde
görünmeyen bir merkez döner,
ve orada Tanrı susar —
çünkü biz konuşmuyoruz henüz.
Bilgi, öğrenilmez.
O, hatırlanır.
Bir an gelir,
gözdeki perde yanar,
ve ışık dışarıdan değil,
içeriden taşar.
O an anlarsın:
Yukarıda olan, aşağıdakidir.
İçte olan, dışı yansıtır.
Ve Tanrı, ulaşılacak bir yer değil —
geri dönülecek bir bilinçtir.
Kurtuluş göğe çıkmak değildir,
düşüşün anlamını kavramaktır.
Çünkü düşen yalnızca maddeydi,
ışık hiç düşmedi.
Ve biz —
kendi içimizdeki ışıktan
Tanrı’ya değil,
kendimize yürürüz.
Sinan Bayram
Sinan BayramKayıt Tarihi : 19.11.2025 17:21:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!