Aldırma demiştin, gözyaşlarıma,
Ben böyle iyiyim, sen bak yoluna,
En güzel şey olarak, geldin başıma,
Ben nasıl bırakıp da giderim seni…
Yoruldum ben seni, hep affetmekten,
Tarihlerden 5 şubat, hava biraz yağmurlu,
Pencerem kalbim gibi net değil de buğulu,
Sobanın kenarında, odam sıcak, ben sıcak,
Seni düşünen gönlüm o an senden soğudu…
Neler oluyor bana, neden böyleyim sana,
Beni nasıl bırakıp, gideceksin ellere,
Hasretmi kalacağım, yüzündeki güllere
Dokunamam bir daha o sımsıcak dillere,
Gitme, bırakıp beni böyle, haydi gitme…
Nereden geldi bu hırs, nerede ahde vefa,
Bir sessizlik çöktü bu gece yine,
Söz geçiremedim, yalnız gönlüme,
Baka kaldım duvardaki resmine,
Gitme! Dinle haykıran sesimi dinle!
Gitme! Bölme bir kalbi ikiye bölme!
Karanlık içinde sıkışıp kaldım,
Ruhumu daraltan nese bişey var,
Aynada kendimle bakışıp kaldım,
Hadi ordan deyip gönderesim var,
Beni sıkıştıran karanlık senin gözlerin var
Kurduğum hayalin, sahibi sensin,
Alnıma yazılan, benim kaderimsin,
Geçmişten kurtaran, geleceğimsin,
Seni unutursa bu gönlüm kurusun...
Senin eserinim ben senin esirin,
Güneş doğar, sabahların birinde,
Gölge oldu gittiğin yol üstünde,
Kimseler durmuyor artık sözünde,
Götürmüşsün kalbimi de elinde...
Selam söyle gittiğin, yerdeki herkeslere,
Durma hüzünlü öyle yaralama benide,
Üzme hiçbir şey için benide kendinide,
Güven kendine gülüm herşey senin elinde,
Hayat sana gülecek, elbet günün birinde.
Bir düşer bir çıkarız şu dünya çukurunda,
Gün sayarım, gün sayarım,
Gel ne olur, benim yarım,
Düşündükçe hep ağlarım,
Geceleri bin gün sayarım…
Seninle tek huzur buldum,
Rüzgar esiyor bak buralarda,
Tenin kokusu, tüter burnumda,
Ördüğün atkı şu an boynumda,
Gurbetin türküsü çok acıtıyor...
Aklımı, fikrimi orda bıraktım,
sitem dolu