Gönül sana dost bağından.kırmızı gül vereyim mi;
Bağına bağbanlar girmiş,ben bu bağdan gideyim mi?
Karlar yağmış dağlarına,kıran vurmuş toprağına,
Bülbül konmaz yaprağıma,ben bu yurttan gideyim mi?
Aşkın deryasına daldım,deryadan suları çaldım;
Ne edeyim şaşa kaldım,bu sevdadan geçeyim mi?
Aşka varmak çile işi,dosta varmak sabır işi;
Bitmez bu dünyanın işi,ben bu düşten geçeyim mi?
Ağuludur benim aşım,her gün beladadır başım;
Yok mudur gönül yoldaşım,bu gönülden geçeyim mi?
Çok mudur benim kararım,sırrımı serde ararım;
Bu dünyadan sitemkarım, bu sırrımdan geçeyim mi?
Ateştir ışığın özü,özüdür insanın sözü;
İçi kara iki yüzlü,insanlıktan geçeyim mi?
Gümüş şamdanlık yaparsın,içine mumu koyarsın;
Kendini adam sayarsın,adamlıktan geçeyim mi?
Dertli geldim bu cihana,ağlarım ben dostan yana;
Dosttan gelir taşlar bana, ben dostumdan geçeyim mi?
Gönül dağını aşarım,varıp düz yolda şaşarım;
Dostun özünde yaşarım ben özümden geçeyim mi?
Ağlama güller solacak dünya sana mı kalacak;
Ecel tenini vuracak,düşünmekten geçeyim mi?
Kayıt Tarihi : 23.3.2009 11:19:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!